Hadi git.
Bakma sakın ardına.
Güz yangınlarına attığın yüreğim,
Üşüyor her atışta.
Sensizlik dağlarken bir yanımı
Bir yanım buz tutmakta.
Avuçlarından döktüğün
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Dal rüzgarı belki affeder ama kırılmıştır bir defa. Ve kırılan değerli şeyler bir daha asla eskisi gibi olmaz.Asil insanın duruşu, kutlarım.
Birol Hepgüler.
Ettiğin veda.
Kırsa da dallarımı,
Acıtsa da canımı,
Biliyorum,
Öldürmeyecek beni bu hicran yarası
Kabuk bağlayacak sonunda.
Ve zamanla,
Yeni sürgünler verecek,
Sibel Kılıç
Sibel Hanım, yüreğinize sağlık. Nedense bugün okuduğum şiirlerde kendimden bir parça, aşkımdan bir kesit buluyorum. Teşekkür ederim... Saygılar...
Ettiğin veda.
Kırsa da dallarımı,
Acıtsa da canımı,
Biliyorum,
Öldürmeyecek beni bu hicran yarası
Kabuk bağlayacak sonunda.
Ve zamanla,
Yeni sürgünler verecek,
Daha güçlü,daha sağlam,
Dimdik duracağım ayakta.
Hadi git
Bakma sakın ardına.
Hüzünlü ve anlamlı ifadelerin usta kalemini kutlarım. sevgiler.
Sevgi yumağıyla sarılı , hüzün dolu Geride kalana acı ızdırap yüklenmiş gidense kim bilir ne halde ama giden aranmış kalana sabırlar verir tanrım inşallah.Tebrikler sevgiler.
Gitmelere bırakılan hüzün...Kırgın kelimeler...Sitemli ve suskun yürek...Sessiz çığlıklar gibi...Vedanın hiç sevmediğim ardı.....Kaleminize sağlık..
bir gülü bin kisi koklasada gül birine sevdalidir, gönlündeki bulbulune... yüregine saglik Sibel hanim, vedalar edilirken yurek sizlar, sizliyorsa yurek hâlen ona carpar..
insanlar katlansin diye ,acilar izdiraplar ayriliklar vardir. keske olmasa idi, ve böyle sitemkar hüzün dolu siirler yazilmasaydi. nevarki kacinilmaz bir gercektir yazilanlarda... kaleminiz daima yazsin. esen kalin...
Ve zamanla,
Yeni sürgünler verecek,
Daha güçlü,daha sağlam,
Dimdik duracağım ayakta.
Hadi git
Bakma sakın ardına.
GÜZELDİ, BİRŞEYLER ÖĞRETTİ BANA. HAŞÇAVE DOSTÇA KAL..
merhaba sayın Sibel Kılıç,
bir yüreğin, sevilme açısından geri planda kalmasını betimleyen dizeler,
yani sevda dilinde, karşılıksız sevgi, terk-i diyâr vs..
ancak kurgu ve temanın aktardığı ince ayar; zamanla kabuk bağlayabilen bir olgunun, çekip gidiş anında vurgulanması, belki de yğrekteki muhtemel çöküntünün bir gün nasılsa zaman tarafından onarılacağı, ancak yitirilenin ne kadar değerli birşey olduğuna vurgu yapan bir felsefe..
kutlarım. saygılarımla.
orhanti.
Her zamanki gibi ayrılık şiirlerinde ustasın,Elbette duyarsız sevgilini kaybı derin acılar bırakır ama şiirin finalinde kendine güven ve sevgi merkezinin özümüzde olduğu gerçeğini anlatmışsın ki, öyle de olmalı.Yeni sevdalara cesurca yelken açmalıyız.Tebrikler...Mahmut Küçük
Bu şiir ile ilgili 120 tane yorum bulunmakta