Sana konuşmak çölde su aramaktı.
Uçsuz bucaksız olduğunu bile bile heryeri vaha sanmaktı.
semadaki turnaları yakalamaktı.
Boyuma posuma bakmadan delice zıplamaktı.
Sana konuşmak güneşin peşinden koşmaktı,
Daha önce geçtiğimiz yolları tekrar tekrar adımlamaktı.
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla