Sana gökyüzü bağışlarım

Sana gökyüzü bağışlarım

Çıkıp gökkubbeye oradan baksam kendime

bir kaç saatliğine de olsa şöyle deli deli es es
esip savurup gelip beni götür rüzgar
ve kanadına bindirip uçuran martı
yerden bir tüy gibi yükselmek istiyorum
yıldızlar ülkesine

ve deniz sen engin deniz yıkayıp ellerimi yüzümü
ferahlatırsa boydan boya bütün marmara
belki kapanır kapanmayan yaralarım
yalnız kalıp kocaman bir yatağın serin çarşaflarına
atıversem bu tonlarcasına ağır gövdemi

bir kaç gün kapatıp perdeleri
hiç çıkmasam mı gün yüzüne
hiç bir ses olmadan hiç bir his duymadan
ve kaskatı soğuk

eyy fukara gömleği gibi yıkık viran viran gönül
bir an dahi canlanmaz mı kan dolaşmaz mı damarlarında
bir ölüyüm ölmesine de bura nere
burası neresi nasıl bir yer nasıl bir dünya

üstüme üstüme gelsin tüm bulutlar yağsın yağmurlar
fırtınalar uçurun beni uçsuz bucaksız vadilerin
yemyeşil ovalarına uçurun beni
çimdirin dere yataklarında
yalnız kalınca kocaman yürüyüşleriyle üstüme üstüme
gelen acımasız hayaller ne ki bu patırtı bu gürültü
yankı yapıyor sesleriniz delirtiyor beni
ve uyuduğunu sandığım anıların ayak sesleri
katbe kat gömüldüğüm bu rutubetll mahzen
bu merdivenler

gökkubbeye tırmanan bir merdiven olmalı
ki çıkıp oradan bakayım kendime
ben nerdeyim

bir kaç saatliğine beni benden alıp götür rüzgar
beni kanadına bindirip uçuran mavi martı
indirme bir daha yere ki
göğün kubbesinde yıldırımlardan
o kutsal meryem tacı takılsın başıma

sana balık sana deniz alırım
sana gök yüzü bağışlarım

Yüksel Nimet Apel
5/Ağustos/2016/Cuma/Bodrum

Yüksel Nimet Apel
Kayıt Tarihi : 22.2.2018 10:22:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Yüksel Nimet Apel