Sana Anlatılacak Çok Şey Var

Büşra Taşkent
2

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Sana Anlatılacak Çok Şey Var

Sana anlatılacak çok şey var.
Çok yalan var söylenmiş ve söylenecek.
Yeminler tutulmamak için.
Yazgılar uzak ve bozuk.
Dünya kin tutmuş bekliyor düşmemizi.
Dostlar akbabalar gibi.
Gece kasvetten uzak.
Gündüz yabancı.
Kitaplar küfür kokuyor.
Nefesler renkli.
Çikolatalardan güzel sesler gelmiyor bugün.
Notaların bacakları kırık.
Bugün bir garip yani.
Dün gibi ve yarın.

Sana anlatılacak çok şey var.
Bekle. Tanrının mükemmelliğinin gölgesine çök benle.
Çok doldu içi insanlığın.
Dert çok ve boşuz dolu olduğumuz kadar.
Yaşadıklarımızı bildiklerimizin önüne çıkarma yarışındayız.
Çok konuşuyoruz.
Şuan geleceğin tarihi.
Sıkıcı yani.
Ve kırmızı her yer.
Belki kandan belki ışığın doğru düzgün kıramadığı ışıktan.
Ya da mekana ve zamana göre değişen bi kırmızı bu.
Hama da kanın,
Somali’de açlığın,
Yanında heyecanın kırmızısı.
Ve zaman yok.

Sana anlatacak çok şey var.
Şu çocuğun gözündeki neşeyi dinle.
Seslere dokun.
Rüzgarı hisset.
Burnuna dokunan bir başkasının son nefsi.
Ölümü kokluyoruz her an.
Ve en garibi de yan yana odalarda biri ölürken bir başkasının yeniden ya da ilk defa doğması.
Onun yaşama hakkına kastediyor diyemezsin.
Ama onu yaşatacak nefesleri soluyor uzun uzun.
Evet. Nefes almak.
Çernobil’de ölmek için.
Bakire bir doğada yaşamaya devam edebilmek için doyasıya.
O çocuk ölen insanların çığlıklarını duymuyor.
O mutlu ve sen bu yüzden mutsuzsun.

Sana anlatılacak çok şey var.
Ama biliyorsun kelimeler yetmiyor hiçbir zaman bana.
Apayrı bir dil konuşuyorum içimde.
Kimsenin anlamadığı ve açıklamaya üşendiğim bir espri gibi yani.
Sizin gerçeklerinizden uzak ama benim en sahicim.
Düşünmeden kurulan cümleleri konuşmak lazım senle.
Bilerek yanlış anlaşılan konuşmaları bir bir yerleştirmek lazım rayına.
Hayat bir tren.
Kaçırırsan sadece izlersin.
Ve başka bir yataklı kompartımanda devam edersin yaşamaya,
Öncekinden biraz daha rahatsız.

Sana anlatacak çok şey var.
Kadının kaliteli bir şarap olduğunu öğrenmelisin mesela.
İyi bir kadın en az dört yapraklı bir yonca kadar şans getirir, bilmelisin.
Küçük ayakları, büyük elleri olan bir kadını sevmelisin.
Bir kadın sevmelisin hayatın boyunca.
‘’Benim babam senin babanı döver.’’ diyebilecek çocuklar yapmalısın.
Bir adam oğlunu kucağına aldığında büyür tam manasıyla.
Hissetmelisin.
Nerden mi biliyorum?
Benim büyük bir babam var.
Ve mutlaka her şeyi yapabileceğine inanan bir kızın olmalı.
Ağzı ve ayakları küçük bir kadınla mutlu olabilmelisin.

Sana anlatacak çok şey var.
Mavi var. Yeşil var. Mor var mesela.
Ama susuyorum.
Geceden sonra gündüz gelecek.
Bahardan sonra yaz.
Sarıdan sonra yeşil.
Sabırsızlanma.
Anlatılacaklar bitmedi.
İçindeki karanlığa bak.
Ve kalbine yerleş iyice.
Oradan izle dünyayı.
Kuruyan bir nehrin yatağına dol ve ak.
Bir bulut ol ve kızgın toprağa yağ.
O hep rahatsız edilen sarı çiçeğin en içine otur.
Ve izle.
Bana yada bir başkasına…
Anlatılacak çok şeyin olacak.

Büşra Taşkent
Kayıt Tarihi : 14.8.2011 01:16:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Zeki Çelik
    Zeki Çelik

    SERBESTCE YAZILMIŞ DUYGULAR KUTLARIM SELAMLAR..

    Cevap Yaz
  • Abdulrızak Kılıc
    Abdulrızak Kılıc




    EYVALLAH....



    SAYGILAR...

    Cevap Yaz
  • Kürşat Fatih Sezer
    Kürşat Fatih Sezer

    çok başarılı :D

    Cevap Yaz
  • Rahman Fidan
    Rahman Fidan

    uzun zamandan beri böyle bir şiir okumamıştım hoş ve güzel bir paylaşım tebrik ederim....

    Cevap Yaz
  • Damla Ağdaş
    Damla Ağdaş

    harika yazmışsın... yüreğine sağlık

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (6)

Büşra Taşkent