Sana Ait Satırlar Şiiri - Oğuzhan Arıman

ilk kurşunu senin elinden yedim
bana güvercinler yas tuttu
üşüdü ahuların reftare kalbi
ıslak kaldırımlarda bir kahır senfonisi
yankılandı buğulu camlarında evlerin
ceylanlar benim için avare bugün
ah benim vurgunla kalbim
tutuştu pare pare kibrit alevlerinde
rüzgarlarla pür telaş
savruldu sırrı bakir gençliğim
bu arz-ı endamlar hep senin için

resimlerden soludum baharın renklerini
beyhude arşınladım tenha istasyonları
huzurun esrarını devşirdim gecelerden
beyaz sütunların ardından seyrettim serabını bu şehrin
zaman evham oldu bir yerde duraksayarak
bir müjde soluğuyla martıları gözledim
kol gezdi caddelerde cinnetin perileri
boşuna bunca pervanelik
ipekten bir tüy gibi süzüldü heveslerim
bir lahza bakamadan
o sefası bir ömre bedel
ab-ı hayat kadar billur
Zuhal yıldızından ilham gözlerine

aşka dair bütün satırlar
sana mı yazıldı çağlar boyunca
yoksa Şirin sen misin
kırılgan bakışlarında irem gölgesi
oysa dağların eteklerine
varmadan soluğum kesilir benim
çöllerde buz tutar nazlı ellerim
ocağım Leyla’dan sebep bir yangın yeri
sen Mecnun’un hasreti
sen Ferhat’ın çekiç sesinde azap
aşk Leyla’dır aşk Şirin
sen Leyla’sın sen Şirin

bir tutam merhamettir elinden beklediğim
saçları okşandığında bir yetimin
son gemiye yetişen yolcuların
bağrında yeşeren misalsiz sevincidir
aynalarda ben diye seyrettiğim sen
aradım vefakar bir dostun hasretiyle
duraklarda camlarda iskelelerde
şarkılardan şiirlerden damıttığım sen
söyle, bu sayrılığım umurunda mı

şimdi bütün büyüsü bozuldu bu hülyanın
yıkıldı tek dokunuşta kağıttan kulelerim
yokluğundan katmerleşen bu sevdanın
dağ gibi yükünü kaldıramam ben
meçhul bekleyişlerin ardı sıra koşarak
ah beni anlasaydın
bir kelam tebessüm bir anlık bakış
eritir gönlümü bir an dur, dinle
hazanın habercisi sararmış yaprakları
tek celsede yak
sırrımı fısıldayan gözlerime bak