Tüm kemerleri ve kubbeleri ile toz zerresine dönüşmüş
nice kenti bağrında saklayan sahra,
ellerine taze kına sürülmüş gelin gibi beklemekteydi
yeni günü, duvağının ardında.
Aslında güneşle barışmak istemekteydi ay'da ve yıldızlar'da
ama gri saate takılı kalmış gece
Kara gözlüm bu ayrılık yetişir,
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
Devamını Oku
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,