Ataşehir’de yolda, yürümekmiş tek suçu
Alçakça takip etmiş, onu bir kuçukuçu
Yirmi sekizmiş yaşı, Mimar Başak Cengiz’in
Gelinliği giymeden, ölmek böyle ne hazin
İnternetten alınmış, bir Samuray kılıcı
Canavarca bir hisle, davranmış can alıcı
Kim olduğu önemsiz, evden öldürmek için
Tasarlayıp ayrılmış, yokken neden ve niçin
Failin ifadesi; kan dondururmuş, yalan
Kanı donan var ise, vurun sırtıma palan!
Kim o kanı donanlar, bir bir ortaya çıksın
Kadına el değenin, göğü başına yıksın
Herkesin kanı akar, sadece rol yapılır
Ölen konur mezara, eğlenceye sapılır
Öldürülen hep kadın, gerisi boş hikâye
Bunu yapan şerefsiz, aldım sanır bir paye
Yargıya ruh hastası, güya derdini dökmüş
İçine istemeden, bir karamsarlık çökmüş
Daha kolay olurmuş, kadınları öldürmek
Kalbimden geçti hemen, pis yüzüne tükürmek
Savunamazmış kadın, kendini kolay kolay
Bir meleği katletmek, değilmiş büyük olay
Defalarca saplamış, kılıcı pak vücuda
Şeytan üçgeni oymuş, sanılmasın Bermuda
Cennetin gonca gülü, atmış durmadan çığlık
Duyulmayınca sesi, kaybolmuş gitmiş sağlık
Bir kadını öldürmek, rahatlatmış sanığı
Yaptığı itirafla, olmuş kendi tanığı
Damda katil beslemek, suça olmak müşterek
İdam sehpası lazım, kısasa kısas gerek
Cesedini yakarak, fosseptiğe atalım
İşte o an huzurla, yataklarda yatalım
Seğmenoğlu (Osman Akçay)
Not: Rabbim ömür verirse bu davayı takip edecek ve mahkeme kararını da daha sonra şiirime ekleyip paylaşacağım.
Osman AkçayKayıt Tarihi : 12.11.2021 22:28:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Basından: İstanbul Finans Merkezi'ndeki bir proje için iki aylığına İstanbul'a gelen 28 yaşındaki mimar Başak Cengiz, mesaisinin ardından otele yürüdüğü sırada C.G.B’nin samuray kılıçlı saldırısına uğradı. Cani, kılıcı defalarca saplayıp genç kızı öldürdü.
Üstadım
Kaleminize, yüreğinize ve yazan ellerinize sağlık.
Şiiriniz harikaydı.
Tebrik ederim.
Sağlıcakla kalın.
İletişim öldürür ilişkileri kötü bilişim
İletişimle bilişim geliştikçe kapitalist sistem ilişkileri daha sıkı kontrol etmek babında bir güvensizlik yaratmaktadır. İdeolojik ve etnik teröre dinsel mezhepsel faktörlerde eklenince insanlarda güven kalmadı. Balık tutmayı öğretmek yerine al sana balık ideolojik düşünce, yoksa mezhebin var dinin var. Uy uygula. Ama uyum ve uygulama bozukluğuna düşüyor insan. Teknoloji karşısında örf adetlerimiz zafiyet içine düşürüyor toplumu. Çünkü örf adetlerimizle bir bütün olan kültürümüzle ürettiğimiz bir teknoloji değil kullandığımız teknolojiler. Bilmediğin bir silahla oynarken kendini yaralayabileceğin gibi günümüzün iletişim ve bilişim araçlarıyla çoğu ilişkimizi bozuyoruz. Nedeni de örf ve adetlerimiz özellikle dinimiz, kutsal kitabımız Kuran-ı Kerim'in kadına bakış açısı çaresiz insana hurafe gibi saçma sapan bir düşünceye tutunmasına sebep oluyor. Düşünelim büyük savaşlar hep teknolojik gelişmelerin sonucunda silah ve kitle araçlarıyla olmuştur. Atatürk kurtuluş savaşında telsizi iyi kullanmıştır. Hitler propaganda aracı olarak radyoyu iyi kullanmıştır. Kurtuluşumuzu binlerce savaş vererek sağlamışızdır. İngiltere ve Amerika ilk bilgisayar çalışmalarıyla Hitlerin gizli şifresini kırmasaydı savaş daha da uzardı. 14 Şubat sevgililer gününde iki sevgiliyi bir düşünerek aşkı korumalıyız. Kapitalist sistem sevgiyi ve aşkı aşırı pazarlıyor. Ve insanları aşırı hayal dünyasına itiyor. Ama gerçek öğle değil. Ve gençler bu kapitalist dünyanın acımasızlığında sevgi kurnazlığı aşk oyunlarıyla bir birini ekarte etmek eğilimine düşüyorlar. Bu bağlamda kadın kaybetse bir sıkıntı yok, kadınlar her zaman mağdur olduklarından sineye çekebiliyorlar. Ama erkekler sineye pek çekemiyorlar. Ve toplumun ve örf adet geleneklerin onlara yükledikleri rolle anlamsız saçma sapan olaylara sebep oluyorlar. Kadın cinayetlerine en çok kayıtsız kalan en güçlü iktidar oluyor. Kadın cinayetlerine duyarlı olan partiler pek kazanamıyorlar. Kazansalar bile güçlü gelemedikleri için bir önlem alamıyorlar. Dolayısıyla kadın cinayetlerini erkek değil güç dengesizliği sebep oluyor.
Merhaba sevgili kardeşim: Osman Akçay.
Corana virüsünün Dünya'nın başına bela kesilmesiyle artan iş yoğunlu dolayısıyla uzun süre çok sevdiğim antoloji sitesinden ayrı kaldım. Bu süreçte pek çok hastamızı ve yakın akrabalarımızı kaybettik. Mekanları Cennet olsun.
Bu aralar biraz zaman bulunca çok sevdiğim antoloji sitesine dönebilme fırsatını buldum.
Samuray Kılıcı - Ağıt şiiriniz yürek burkan bir şiir olmuş.Nasıl olmasın ki? İnsan hatırlamak dahi istemiyor. Ve ister istemez soruyor. Kızın ne günahı vardı diye? Yoğun duygu altında kaleme alınmış, kalemin duygulu ve vurgulu gücünü gözler önüne seren seçkin bir eser. Tebrik eder başarılarınızın devamını dilerim. Her şey sizin ve sevdiklerinizin gönlüne göre olsun.
Şiir sanat ve hayat yolunuz su gibi açık ve Güneş gibi aydınlık olmasını dilerim.
Ayrıca 2022 yılının size ve tüm sevdiklerinize sağlık, mutluluk ve esenlikler getirmesini dilerim.
Sevgi ve saygılarımla.
Dr. İrfan Yılmaz - Bodrum.
TÜM YORUMLAR (14)