ŞAMPİYON
Onu ilk gördüğümde; kalınca bir sopanın ucuna bağladığı çatı pullarından yaptığı bir halterle çalışıyordu. Halteri her kaldırışında irice pazıları meydana çıkıyor, boynunda ki damarlar, parmak kalınlığında dışarı çıkıyordu.
Aslında bu merakı daha sekiz yaşında başlamış, Uzakdoğu sporlarından King Boks, Karate, Tekvando çalışmıştı. Sonra güreşe merak sardı. On sekiz yaşına geldiğinde Grekoromen güreşte Milli Takıma girdi. Onu da bırakıp, Karakucak güreşe başladı. Artvin, Bilecik (Söğüt) , Bayburt da dört kez Başpehlivan seçildi.
1999 Yılı onun için bir dönüm noktası oldu. Daha sonra antrenörü ve dostu olacak Hamit AKTAŞLA tanıştı. O günkü Spor İl Müdür olan Kemal Köprücü’nün teşvikiyle de bilek güreşine başladı.
2000 senesinde ilk kez Bilek Güreşi, Türkiye Şampiyonasına katıldı ve Çorumda Türkiye ikincisi oldu. 2001 Yılında Sivas da yapılan Kulüpler Şampiyonasında ferdi olarak Türkiye şampiyonu ve takım olarak da Türkiye üçüncüsü oldular. Aynı yıl Vatani görevini yapmak için İskenderun’a gitti. Orda da Türkiye ikincisi oldu. Asker dönüşü Kulüpler Türkiye Şampiyonasın da Türkiye birinciliği ve takım halinde Türkiye ikincisi oldular. Yalova Dünya şampiyonu “Dursun Önderin” bileğini bir türlü deviremiyordu. Bu ikinciliklerde onun hatırası olarak kaldı spor kariyerinde. Üç sene bu bileği deviremedi.
Eskişehir Türkiye Şampiyonasına giderken yolda Antrenörü Hamit AKTAŞ’a “Bu bileği nasıl devireceğiz abi” diye çaresizliğini dile getiryordu. ” Hiç korkma o bileği devirecek güç var sende. Kendine güven. Devireceksin. Devirdiğin anda da Milli Takımdasın…” Sonunda bu bileği devirecektir şampiyon. Türkiye şampiyonu olarak Milli Takımdadır artık.
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta