Kerpiç duvarlı evin tek odalı damında
Sessiz bir huzur vardı bir şubat sabahında
Sobada yanan odun sessizliği bozarken
buzlar çözülüyordu penceremin camında
Dedimki ben neneme odun gibi yananlar
Kimi çıkarda dağlara dorukta nirvana arar
Kimi düşerde yollara ufukta mevlana arar
Kimi görüp yaşasada hiçbirşey anlamaz amma
Kişi kemale erince hayatta bir mana arar
Kimi yolcudur yorulur yolun ortasında kalır
Akşam üstü radyoda bir Azeri türküsü
Bulutların üstünde horon tepen bir uşak
Kafamda katar katar fabrika gürültüsü
Yeni nesil uykuda yorulmuş bizim kuşak
Akşam olmuş yorulmuş bahçemde sarı çiçek
Reye gidince seçmene
Yola çıkınca göçmene
Deniz üstünde dümene
Selam vermek adet bizde
Dara düşünce allaha
Akşam üstü radyoda bir Azeri türküsü
Bulutların üstünde horon tepen bir uşak
Kafamda katar katar fabrika gürültüsü
Yeni nesil uykuda yorulmuş bizim kuşak
Akşam olmuş açılmış bahçemde sarı çiçek
Gül solar bülbül göçer
Ne bahar ne yaz kalır
Ömürdür gelir geçer
Ne ozan ne saz kalır
Zamanla hep değişir
Mazlum olsan haller gelir başına
Zalim olsan sebepsin göz yaşına
Bu dünyanın terazisi çok ince
Ne yaptıysan birgün çıkar karşına
Amele işinden memnun
Patronu köşkünden memnun
Asilzade prensimiz
Çingene eşinden memnun
İhtiyar yaşından memnun
Size bir hikaye anlatayım mı dostlar
Size bir hikaye anlatayım mı?
Timsah gibi ağlayın
diye değil
Kara kurdele bağlayın
diye yüreğinize
Hep hüzün satılır bilirsin
Taşlı sokaklarında Balat'ın
Gelirken almayı unutma.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!