Aşkla kanatlanan ruh, hayâl ötesi sürgün
Cennet ve cemâlinle güler mi yüzler bir gün
Zaman vehim hapsinde gece uzun ve ayaz
Ümitler ümitsiz mi gülümsetmez mi biraz
Kâinatta o tılsım, gayrı kıvılcım anı
Gökyüzünde yıldızlar anlatır Yaradanı
Deveranda mevsimler belli döngüyle her dem
Her ne varsa âlemde kudretiyle mücessem
Varlığıyla beraber hükümranlığında iz
Katmer katmer ummanlar sır köpürüyor deniz
Evren nizamnamesi kurgulanmış yek hâle
Küfrün yıkamadığı o sarsılmayan kale
Çilesiz fikirlerin, fikirsiz akılların
Ne kıymeti olur ki mânasız çakılların
Elbet çile olacak, çilesiz insan olmaz
Mâverâdan habersiz amel defteri dolmaz
Müslümanca yaşayan ebed kadar payidar
Garba müptelâ olan zihin bir o kadar dar
Hakikâtin örgüsü, ilim, fikir ve san’at
Bunlarla kazanılır o beklenen saltanat
İhlassız yaşamakla yarın zorlu mu zorlu
Kurtulmak var varsa aşk ateşten daha korlu
Dünya ki durmak için, kaç dönenceye vurdu
Ölüm denen başlangıç, nasıl hayâller kurdu
Hakk’ı sığınak bilip, Hakk’a oldukça minnet
Sonsuzlukla birlikte şu köhne dünya cennet
Asırlar öncesinde, ulu bir destan vardı
Gönülleri fetheden İslâm tek büyük yârdı
Bir yanda Allah Allah diyen bir muazzez ruh
Diğer yanda küfürle hemhâl o sefih gürûh
Nerede o nefsini bir Allah’a satanlar
Nerede imanıyla aşkına aşk katanlar
Ne hazin bir devir ki gösterişte insanlık
Ne hazin bir devir ki kimlikte müslümanlık
Bâtında yokken takva, zahirde dilde iman
Mahşeri toplantıda hesap sorar Yaradan
Ne yapboz bulmaca bu ne de piyonlu satranç
Allah’a kul olmak ki... fıtrattan gelen inanç
Hep o ses, aynı nidâ, her an titretir arşı
’’Allah bir, Rasûl’ü Hak’’, işte saltanat marşı
Mayıs/2014
Furkan Selçuk SoyluKayıt Tarihi : 13.2.2015 20:43:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!