bana sevmesini öğretmelisin
yaprakları dökmeliyiz sonbaharda seninle
kaçmamalıyız düş yaralarından
yağmurlardan birer anlam çıkarmalıyız
sonra sessiz kalıp dinlemeliyim yağmurları
bu mecburiyet nereden takıldı aklıma
Denizler,
eskisi gibi gülmüyor
Sevgi,
buzları eriten tek şey
İnanç,
çok dertli yakınıyor
uyuya kalmışım yine,
rengarenk umutlara kapılmışım
belki aldatmışım kendimi
belki umutlarım yok ediyor beni
ya da sevgim terk ediyor yüreğimi
yalnız kalmıştım geçen gün
ansızın içimde bir kıpırtı oluştu
sessizce kendimi dinledim
evirdim, çevirdim yine bulamadım o coşkunun nedenini
mor yeller esti içimde, sebepsiz umutlar
inanın ürkmedim aklıma o geldiğinde
Günlerden çarşamba
bir dost tanıdım bugün
belliki pek delidolu
hani;
kıpır kıpır derlerya
zamanında kalbi yarılmamış değil onunda
Soğuk bir hava
bulutlar gökyüzünü kapamış
güneş dünyaya küsmüş sanki
pencerenin önünde uçan kuşlara imrendim bir an
nasılda özgürler, üşümüyorlar, korkuları yok
işte sevgimizde böyle olsun ayışığı
Bir yıldız gördüm kör karanlıkta
elleri titreyen bir kız gördüm yağmur altında
çok uzak değil
iki sokak arkada bir oğlan gördüm gözleri yaşlı
usanmadım yürüdüm o karanlıkta
derken
Bu akşam ytüm ışıklar söndüğünde
Odamın kapısını rahatlıkla buldum
öylesi alıştım ki düzenine
girerken solumdaki lambaya elim uzandı
ama yakmadım
sonra yürüdüm ve açtım penceremi
gece iyice ilerlemiş, sabaha zaman gitgide yaklaşırken
sebepsizce bir gezintiye çıktık
gündüzleri insan seli olan sokaklar bomboş
belki kafalarını dinliyorlar bilemem
ama bir dilleri olsa neler anlatacaklar neler
yağmur neden yağarsın bilmem
yağ içime serpil yüreğime
sevdalarım filizlensin
aşklarım ıslansın
ama her zaman böyle olmuyor ki
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!