Salih Sezgen Şiirleri - Şair Salih Sezgen

Biraz mehtaplıydı gece.
Ufukda güneşten kalan son bir kızıllık.
Ellerin ve ruhun çok uzaklardaydı,
ve gözlerin gecenin zemheri sogugunu taşırdı.
Kederle kucak kucağa hayatımdan
Çekilişini izledim.

Öncesinde köhne bir köy gibiydim,bilmem nasıl anlarsan.
Bakışlarımı savururdum uçsuz bucaksız göklere,
Eşiklerde dizgin sıralanmış dağlara.
Günler geçerdi,bir damla yağmur arardım,
Sessiz sedasız sokaklarda dolaşmaya.
Yalnızlığın başkentinde boğulmak için.

Benki düşmüş yollara bir çare seni arıyorum.
Hazin yıllar geçsede üzerimizden,
yıldızlar dökülsede kandil kandil yüregime,
Seni unutmuş hatırlıyorum ,
bekleme diyordun bekleme.

Gönüllerimiz alaca yıldızlarınca parlıyor;
Her saniye onu düşünmek diye bir şey var.
Gözlerimiz olduğunca baygın saatlerini yaşıyor
Seher vakti düşlediğimiz vakit.
Sen gittikden sonra bir yanımız hep eksik kaldı.
Hiç görmeden ilklerimizde hissettik seni.

Bu şiir iyi bitmeyecek.
Bir rüya gibi girdin geceme.Günlerden bir deli zemheri.Rüzgarlar esiyordu yalnızlığıma.
Bu rüzgar eksilmiyordu içimde epeydir.
Sessizdi baksan ama mısralarıma kazıyordu adını.
Bu günden sonrada söylenecek söz kaldımı bilmiyorum.
Sana kuracak güzel bir cümlem kaldımı onuda bilmiyorum.

Bu benim şiirlerimi görmeyeceksin
Oralarda mevsimler geçecek olduğunca baygın.
Savrulmuş bir mendil gibi mart ayları.
Şu benim haykırışlarımı hiç duymayacaksın
Belki yörende hep bir başkaları olucak
Belki düşünün kenarına bile uğramıyacağım.

Bir gün hüzünlü bir mevsimde
Herkesi aynı anda terk edeceğim.
Kanamış geçmişten arta kalan
Bir yenilgiden çıkartılmış ömrümle.
Böylesi karartılmış yerlerde vurulmuş,
bu hayatı

Böyle mi yağacaktı ayrılıkda yağmur,
Böyle acımasızmı esecekti rüzgarlar,
Kuşlar böylemi taşıyacaktı son sevdamı,
Böylemi unutulacaktı eşim dostum.

Bütün kışlar vefasız acımasız bulutlar,

Caddelerde yağmur kokuları yağmalandı.
Kapımdan caddedeki sesler elendi,
Pencereler kapandı Bir sis dumanı kapladı.
Camlarım ıslandı bir kaç yağmur damlasıyla,
Buğulu cama yazdım adını sen bir meleksin diye.
saatler saatleri vurdu yıllarca ,

Dorukta senin için gizledim bu sevdayı,
Ulaşılması en zor sarp bayırladaki.
Çiçekler ekerdi zambaklarda ve etekleri suya inerdi.
Ulaşması zor,dorukta gizli bir çiçekti çatlak kayaların arasında.
Yağmurlar yıkardı serin imbatlarla,
Sessiz sessiz ışıldardı.