İki gözümün gözbebeği
Bak basmadı ayaklarım yere.
Şakaklarımda eksilmedi
Kış vurdumduymazlıkları
Çareye gelemediler büsbütün unutuldu.
Bir hüzün yağmuru gözbebeklerimde
Duygular sarmaş dolaş
En ısıtıcı güneş gibi yakıyor
Seni düşünüyorum
Ve upuzun günler sensiz
Yorgunluktan çıkasıya
Bir ayrılık sancısıyla gürledi gök
Gözyaşlarıyla karışmış fırtına sel
Özlem yıllarda kurumuş kök
Ne olur yetti artık gel
Deniz pırıltısı üstünde ay gözlerin
Arzu muydu yıllarca
Bir kördüğüm
Seni getiren
Açık mavi özlemle
Dalgalar sahillere varıyordu
Sigara çekişlerinde
Gülünce,mutlulukla coşunca
Gözlerde kendiliğinden belirlenir.
Unutkanlık ah şu unutkanlık olunca
İnsan bilmeden hüzünlenir
Bilmeden, düşünmeden yapılan
Bir uğultudur başlar oldu
Baş ağrısındanmı bilemem
Bir büyük boşluk
Bir büyük sonsuzluk
Bir hal oldu
Caldı kapı tokmağı
Yağmur demli akşamın alacasında
Sisin indiği dağ başlarında,hep üşüdüm
O çapraşık Vardallı sokaklarında
Çınladı mı kulağın bilmem seni andım
Bir hayalim vardı,serenderin sofasında
O çook eski Hacı Ali dedemin hulyası
Yüzyıllar var ki,deste deste tarih kokan
Hala meydan okuyorsun Bergama
Ha açıldı açılacak haşmetinle doğan
Ufka değer başın,döner başım Bergama
Rotayı çevirince ışığa, ufuktan
Ne demlenir bilirsin gurbet akşamlarında
Alsa da seni en derinden ,o tatlı uykundan
Hep dönüşüm olacak mı diye sayıkladıklarımda
Daha varmadan dikenli yolları sararsın
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!