Bahar ki gelir hilafsız güzelliğiyle
heryanımıza
alır ellerimi yemyeşil avuçlarına serin suların
ıslaklığında
yosun bağlamış yemyeşil mermer
amansız damlanın çırpınışlarında
Güneş çekti kızıllığını göğümüzden
Vakit akşamdır karanlık çöker
Uçar sahil kuşları bembeyaz kanatlarına sinen akşamın esmerliğinde
Gözlerim de tuzu var hala denizin öğlenki
Saat yedi kırksekiz
Bu yıl baharın ilk cemresi
adada,
bir rum kızının gözlerine
düştü yemyeşil !
ada antik yalnızlığını tüketiyor
o da yalnız
Gecenin içine attığımız adımların büyüyüp ağırlaştığı yerde kaldım
Olur olmaz bir bakışla kirpiklerime asılı veren bir soluğun
İp gibi gerilip içimin dehlizlerine kadar ağartan filiziyle
Zarif ve soylu bir çekingenliğe dokunmak edasında
Kıyısından geçer gibi yaşamın
Yeşil ırmaklar içre çekiveren bir göl berraklığında
Gün ışığı bulaşır
saçlarına,
kirpiklerin huylanır
rüyaların kopar
en heyecanlı yerinden
uyanırsın
(yaşanmamış bir aşk'a dair iç çekişler)
Bir acın kaldı
senden geriye
kanadı kırık bir kuş
şikarından geriye,
Çelişkiler dünyasının karanlık girdabında kulaç atan,hırçın ırmakların suratını ansızın yumrukladığı deniz !merhaba !
sen ki coşkun ve hoyrat nehirleri doldurmadasın yüreğine
kaldır üstündeki örtüyü ,kaldır !
bırak çıldırsın sular göğe doğru
azgın bir hortum gibi !
Gördün mü hiç bir kelebeğin ağladığını
öylesine narin ve kırılgan bakışlarında,
ıslanan zamandır bu dem gözlerinde
bir kelebeğin,
olur olmaz değil bu yaş,
kızıl bir akşamda
Akşamın hüznü dökülmüş
omuzlarına,
rengi sarmış tenini
besbelli ateşin,
efkarın bürümüş yamaçları
gözün birşey görmez,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!