Çakırkeyifliğimden taviz vermemek için,
Tutulmuştum sana.
Ayılırsam gece büyüyecekti sanki
Geceyi damıtınca senle,
Yeni bir ad koyuyordum kendime,
„kırmızı olmalı şarap”
eğer dinlediğin tango ise
besliyorsa gözlerin günü batıran bulutları
elinde sakladığın gül yaprakları
ayanda sararıyorsa
motor sesleri
yeni baştan işliyor
duymam diyen kulakları,
ta ki yalnızlığın uğultusu
ağları ezene dek.
Kapalı devre gecelerde sürürken
Düş soygunları
Odalar, düz boş ve
Sorgusuz aynalarla dolu
Çalıntı düşler mezarlığını
Parselliyor gerçekler
Sen istersen kal gönlüm
Ve öldür derdini
Gündüz vakti
Düşlerini dolanan kibrit kokusuyla
Gözünü doyurunca güneş,
Çatlak denizini
Geceye kaynaklamaya gider
Yakamozlar.
Rotarlı düşlerin peşisıra
Yüzüp yetişmek isterken,
Tutku problemlerinden
Kalan ne varsa,
Git şarabıyla dökülüp
Karıştı denize
Mum bulaşığı bir gece
Dışarıda, sesler
Kimsesiz yaban
Biçimden ötelerde
Bir doygunluk
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!