Boşver ortak! Sıkma cananı...
Zaten yokların sahibiyiz, hep olduğu gibi. Bana kalırsa eyvallah etme, herkes kendi yoluna, sal gitsin.
Anlamadın laftan sözden ortak kabahat sende. Gırgır olsun diye söylemedim “ Biz uzaktan sevmelerde birinciyiz ” diye. Kabahat sende...
Kimdi şu laz kızı? “Çakır gözleri yaktı beni” derdin ya... Fadime? Selma? Yok be! Selcan’dı tabi ya! Ulan ortak rahat durmazsın, otur oturduğun yerde, ne işin olur senin, neyine gerek söz etmek, göz seyretmek... Hangi gün yüzümüze güldü felek....
Vay bee... Vay be ortak! Ne günlerdi... O kıza sevdiğini söylediğin gündü değil mi salonun duvarına, siyah tahta kalemiyle
“Yüze taksim etti bu gamı felek
Tam doksan dokuzu hicrana düştü” yazışın? Evet ortak o gündü hatırlıyorum. Şimdi de aynen o haldesindir eminim ve yüreğin dinamit gibidir, bir fitillense... Neyse... Boş ver ortak takma kafana, sıkma canını, biz yokların sahibi, uzaktan sevmelerin birincisiyiz hiç değilse, sal gitsin...
Valla bugünlerde işler sakat, gelirdim amma... Peder hafif rahatsız, valide dersen malum... Yine “dizlerim” diyor da başka laf demiyor. Yüreklerini hoş tutacağız diye koşuşturmaktan imanım gevredi. Biri ana biri baba ne diyebilirsin. Anla yani durum bu. Hep sakat günlerde “gel” diyorsun ortak, darılma. Şubatta ben seni çağırdığımda hani yazmıştın ya mektuba
“Can kuşum zindanda ruhum kafeste
Yok artık gönlümde o mahur beste
Zehir solur oldum her bir nefeste
Bağlandı yollarım gelemiyorum “ diye? Hah bu şiirdi işte! Aynen iade ortak. Darılma... Hele şu vaziyeti biraz toparlayalım gelirim nasipse.
Sazı sen çalardın biz söylerdik Abidin’le beraber... Sazı dillendirirken dururdun birden, “oof” çekerdin derinden ve “ Zamanı aldım karşıma, tavla oynuyoruz, son eldeyiz, benim yek kapımda tek pulum kaldı, onun şeş kapısında dört pulu... Çalkaladı kemiği attı ortaya... Düşeş geldi iyimi! “ derdin ya bitirim üslubuyla, çıkmaz aklımdan. Bugünlerde de tek pulla verdin oyunu herhalde ortak. Hep söyledim, tecrübelerle sabittir diye...Anlamadın laftan sözden ortak, kabahat sende. Biz severiz, sevdiğimize sevdiğimizi söyleyemeyiz. Bir söylersek, tuz gibi dağılırız. Biz uzaktan sevmelerde birinciyiz, yalan yok! Her gece ismini sayıklarız, hayalini kurarız ama asla söyleyemeyiz. O üniversite koridorlarının dili olsa da anlatsa çektiklerimizi, değil mi ortak. Savunmaktan utanacağımız bir hatamız olmamış bugüne kadar Allah’a şükür. Ağabeylerimizden öğrenmedik mi ortak, sevdiğimiz, vurgun olduğumuz, kanımızın deli deli kaynadığı, gönlümüzün kaydığı güzele bile “Bacım” demeyi. En çetin harplerden daha çetin değil miydi dönüp yüzlerine bakamamak, her gece alıştırmalar yapıp ta bir tek sevda sözcüğü fısıldayamamak? Ve... Söylenecek çok şey var, boşver ortak... Kaşıdıkça kanar yara. Ne varsa yine iyilik ve güzellikte var, oda bizde. Gerisi yalan, sal gitsin...
Söz uzadıkça mana kısalır, boşver ortak. Ara sıra tam tersi olduğunu düşünüp gaflette bulunsan da sen beyni ni duygularına teslim edecek kadar hafif adam değilsin ortak. Aksi sabit olana dek sana güveniyor ve inanıyorum... Sağlığın yerinde olsun, gerisini... Sal gitsin.
Boş ver ortak! Sıkma canını!
Kayıt Tarihi : 14.6.2008 02:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!