gecenin bitmeyen yıkıntıları üzerimde
insanlar kötü
insanlar güvensiz
sancıyor yüreğim
acıyor yüreğim
huzuru mahşerim nerede
istemiyorum durmak
onsuz hiç bir zeminde
yorgun ruhum
sürgünüm
gurbet diyarında
yılgınım yalnızlıktan
ılgın yıkık bezgin
umudum hücrede
korkularım hep isyan yüklü
ruh alemi hicranda
çekildi elem sorguya
gözler hafif nemli
kalbim mezarlık
keder tutkunu
sarılmış hüznün sesine
ederi kaç kuruş ki
bu uzun yolun
bırakın terkedin beni
bulanık kararsızlığıma inat
terkedin
yılgın perdelerde saklıyım artık
yaşam soğukluğu üzerimde
duvar donukluğunda içim
bıraktım güzellikleri
bulandı çamura
varmış gideceği rotaya gemi
sular durgun
güven denizinde
ben vurgun
vuslat gizinde
büyümüş deli otlar
çürümüş çiçekler
renkleri solgun
ederi kaç kuruş ki
bu uzun yolun
bırakın terkedin beni
bulanık kararsızlığıma inat
terkedin
yılgın perdelerde saklıyım artık
uzat elini
beni benden alan
uzat ki ümidim ol
kara dünyanın seline
çamurlaşmış insan müsvettelerinin
lâl kesilmiş vicdanından
çekip al götür beni
ufuklardaki güneşsiz zifiri
aydınlat günümü
donat gönlümü
aydınlat birikmiş soruları
ederi kaç kuruş ki
bu uzun yolun
bırakın terkedin beni
bulanık kararsızlığıma inat
terkedin
yılgın perdelerde saklıyım artık
Dilek Yüksek
Kayıt Tarihi : 5.9.2022 16:36:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!