Saklı Kentin Dervişesi

ussi bir dervişten kentin ruhi dervişesine....

Tebessümler diyarından dertseller okundu sensizliğe
Özlemin şahı ruhumun atına bindi koşuştuk sana
Elçi istemler getirdim benden ve bendelerden
Özlemin kıvılcımları sarıyor yalnızlığı ve gelemeyişini
Çişeleyen umutların son hazırında ruhum nazır sana
Susamış anların ezberinde tiril olur terelelli halim
Bir yanım isis’is kutup kertmesi..
Bir yanım narina’nın güney hismesi
Hülyalarıma konan kutsi bir güvercinin beyaz yumurtasın umudum
Yavru hesaplar uçacak devrik mağaramın hüzzam yuvasından

Heva perdesinde beni oynayan kalmanın oyununda alkışlandın sen
Gergefe giren özlemin susmalarında küresel kaçışlarıma izledi seni
Gelmek ile gelmenin gelgitlerinde yakamozüstü buluşlarımız
Getirdiler sevi cihanına
Nam saldı gelişim sana
Sözler dilsiz kelimeler imansız kaldı
Nemrut’ın kızı çeyizini gidişlerin gayyasına attı
Zeliha’nın ahı, aslın’ın vavı,leyla’nın son havfında buldum seni
Muammalı bir istemin bendlerini yıktı gönül barajın
Ne kadar kadarsa o kadar kadar oldu kaderimiz

Bir kürdü makamda neftleydi üreğen seslenişin
Sesli bir kalışın türküsüne kavuştak oldu kavuşmalarımız
Beni anlamasan da anlatıldı yazgımızın son masalı
Bekle lale yağsın baharına …
Hangi baharı beklersin benden büyük bahardan sonra
Yaprak dökmeyen sevda ağacıma çiçek çiçek oldun.
Her bakışında meyve verdi tutulma zevkim
En güzel şarkıda batıyor umutsuzluğun gemisi
Tevekkül eden ruhun kelebeği kurtardı beni sensizlikten
Eriten bir cazibenin künyesinde billurlaştı karasevdam
Korsan umutlar hayalimin en ehil yerini kurşunluyor
Artık gerecek bir yaralıyım
Anla beni ve bendeleri.
Kendi çölüne dön ama Leyla olarak değil
Saklı kentin varisini mutlu eden bir ruhnaz olarak gel
Zapt edemem uyanan özlemlerimizin ay şavkından sonraki halini
Gel sevilmenin buluştuğu enfis anların sihrine mühür kıl beni
İmzalasın hayatın şifreleri kentin huzur yasasını
Sevinç gülleri açılsın kıpkızıl mutlulukların panayırına
Beni sana çağırsın geceler ve heceler