İlk adım sağ
birinci basamak,
aynı nakarat
sol adım.
İkinci basamakta
titrek dizleri ile
acemi bir tay'ın
ilk ayak izleri.
Üçüncü basamak.
Derin bir nefese tutsak...
Dördüncü basamak.
Aksı kırık
kağnı gibi
ağır aksak
ilerliyor zaman.
Beşinci basamak.
Bir mavi el,
dokundu duvara usulca,
serçe parmağının ucunda
ürkek bir kelebek,
uçma arzusunda.
Altıncı basamak.
Yıkıldıkça duvarlar,
karamsarlıkların
kara prangası çatlayacak,
bir gece ansızın bu kuş
kanatlanıp uçacak.
Yedinci basamak.
Fütursuz bir fırtına esmekte
ve hep arsızlığın tüvaline
nü resimler çizen ressam
böbrek taşlarından baraka kurup
sığındı duaların alemine.
Sekizinci basamak.
Hangi delikanlının
doğu cepheli
duvara asılı özlemi
sancıyan böbreğinde.
Dokuzuncu basamak.
Sağnak makamında
yağmur türküledi,
yaklaştı sonbahar.
Onuncu basamak.
Ekimde birer kuru yapraktık
aynı kırık dalda sallanan,
sen,
usumda usanmadan
asırlarca savrulduğum natürmörtten
bu şiire döküldüğünde yeşillendin,
bense hala
aynı kırık dalda
sallanmaktayım.
hayata kavgayla sarılmaktayım.
Onbirinci basamak.
Bir kelebek ömür dediğin nedir
ki
onu hayata bağlayan
polen kokusu,
beni kasvetli kederlerden ağlayan
gözbebeklerin...
Onikinci basamak.
Efendim!
Gözlerin mi?
Gözleri yakamoz çalan
Etiyopya'lı bebeğimin beşiği,
n'olursun örtme cibinlikleri.
Onüçüncü basamak.
İkindileyin kadranlar kusar.
yorgun düşer zaman.
Ondördüncü basamak.
Tik-tak.tik-ta...
Bizim antik duvar saatinin
emektar sarkacı gibi
nasılda sallanırsın basamakta.
Onbeşinci basamak.
Onbeş dakkalık çay molası.
şöyle bir bağdaş kurup
tekkesine muhabbetin,
eğri oturup doğru konuşalım.
al şu zıkkımıda yak anasını satayım,
yak güneşin doğuşuna vurgun
eşkıya aşkına!
bi fırt çek
hain şeytanın ruhu için,
mefta olsun cigerin
ki kediler bayram etsin.
at o kibrit çöpünü şimdi
uçurumdan aşağıya,
ayrılıkları at,
özlemleri at,
at böbreğinde sancıyan ihaneti,
kompleksli aynaları kır,
baskülleri at,
açılmamış gonca gibi bak
nasıl ürperiyor ellerinde hayat.
Onaltıncı basamak.
Haydi çocuk!
vakit tamam çık yola,
yalınayak,
koşarak,
saçların rüzgarda savrula.
Onyedinci basamak.
Efendim!
Saçların mı?
Saçlarının her kıvrımını
şiirle ördüğüm
sakızcı çocuğumun
permalı sevinci.
soracak olursan bana,
bir dal yaprağın arasına kıyılmış
kaçak hüznü ömrümün.
Onsekizinci basamak.
Bir yanı hep eksik kalan
sohbetlerimizin
esrikliğinden firari
iki çiğ damlası;
sol şakağında
sonbahara açılan
daracık pencerenin tuvalinde
düşlerini rüzgara savurup
kuşlara dağıtan
incir ağacının
en cıbıl dalındaki
kocaman yaprağa konuk.
trabzandan koparıp
uzatsan ellerini uzaklara,
avuçlarında deniz.
Ondokuzuncu basamak.
Hani diyorum
en kederli anında bile,
mimklerine asla ihanet etmeyecek
mistik bir tebessüm ilştirsem bu şiire;
iplik iplik titreyen perçemine inat,
kırbaç kaşlarının kıyısından
sarmaşık gibi sarkarak,
gamzene hafifçe düşen tel gibi,
usulca dokunsam yüzüne,
üşür mü dersin
yüzündeki mimik serçe!
Yirminci basmak.
Gülümse!
Bir ateşböceği
geceye
gelin
gider,
gülüşünde.
Yirmibirinci basamak.
Gidelim be gözüm,
kaçalım buralardan.
kapitalist sömürgelerden,
burjuvazi rütbelerden,
sinir krizlerinden,
kolonyalı komalardan,
yoğun bakımlardan,
çağanoz bunalımlardan,
tükenen masuralardan,
iğne kırıklarından,
bu monoton romanlardan...
üçer-beşer atlayıp basmakları,
defolu mutlulukları yırtarak
düşlediğimiz yaşa
ulaşmak için diyorum,
kalk gidelim,
bahara kanat gerelim!
Bak!
gökte göçer
pamuklu şeker
sütbeyaz...
-Hadi canım sende
amma abarttın,
ulan basbayağı bulut bunlar.
-Olsun oğlum!
biz daha çocuğuz
ve sınırsız düşlerimiz olmalı,
yolsa nasıl doyar bu domuz.
Yirmiikinci basamak.
Gelgelelim
yarınlar umutsallaştıkça
düşler gülüşler için gerekli..
Yirmiüçüncü basamak.
Çatladı tomurcuk,
yaşam filizleniyor.
üstelik
tavşan dişleri ile
gözlerinde hala
iki bebek koşturuyor.
haylazavaz yalınayak.
Yirmidördüncü adım
yirmidört yaş
son basamak.
ne menem şey
kalemi kaadı tüketmeden
merdiven sonuna ulaşmak.
ne diyelim!
Doğum günü kutlu olsun,
içinde saklambaç oynayan çocuğun....
28 Ağustos 2000
Abdulsamet ÇiftçiKayıt Tarihi : 19.1.2007 23:01:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Abdulsamet Çiftçi](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/01/19/saklambac-92.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)