Bir sevdanın yangın yeri bu dağlar!
Hazan düştü hasatsız bu toprağa.
Bir su kıyısında turnalar ağlar
Ceylanlar ürkerek iner ırmağa,
Bir sevdanın yangın yeri bu dağlar.
Kanar gizimde bir hicran yarası
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Devamını Oku
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Ölümcül bu gözlerindeki mânâ!
O son sözü bana söyleme sakın.
Gözyaşların mı düştü al kınana?
Bir sevda ki şimdi ölüme yakın,
Ölümcül bu gözlerindeki mana!
Çok güzel...
Tebrikler
***Şakayık Çiçeği Issızda Sen
Bir sevdanın yangın yeri bu dağlar,
Hazan düştü hasatsız bu toprağa,
Bir su kıyısında turnalar ağlar,
Ceylanlar ürkerek iner ırmağa,
Bir sevdanın yangın yeri bu dağlar.
Kanar gizimde bir hicran yarası
Şakayık gülünü koparır rüzgar,
Kayıp sevdaların bitmez bu yası,
Bir taş gölgesinde can veren bahar,
Kanar gizimde bir hicran yarası…
Ölümcül bu gözlerindeki mana,
O son sözü bana söyleme sakın.
Gözyaşların mı düştü al kınana?
Bir sevda ki şimdi ölüme yakın,
Ölümcül bu gözlerindeki mana…
Ah! şakayık çiçeği, ıssızda sen,
Sema’ya çevirme mah didarını,
Bir nikah masası bir beyaz kefen,
Ah’ın eritsin dağların karını,
Ah! şakayık çiçeği, ıssızda sen…
Bu gece neden söndü tüm yıldızlar!
Kim bilir doğmazlar daha kaç asır!
Canımdan içeri bir yara sızlar,
Gül dudağın ucunda saklanan sır,
Bu gece neden söndü tüm yıldızlar!
Yağmurlar yağar şimşeğin ardından,
Çocuk kırgınlığında kaldı bakış
Ağıtlar yükselir sevda yurdundan,
Seher vakti burda kimler ağlamış?
Yağmurlar yağar şimşeğin ardından…
Yaralı bir nehrin kırılgan düşü,
Üzüm salkımına dokunan buse
Bir avuç bilye, bir çocuk gülüşü,
Ah! Ellerin, titrek elime değse,
Yaralı bir nehrin kırılgan düşü…
Gözümde damlalar sel olur şimdi,
Karışırda bir sevdanın gözyaşı,
Kan damlar içime göl olur şimdi,
Yinemi dumanlı dağların başı?
Gözümde damlalar sel olur şimdi…
Mor dağlarda kaldı kanlı kuş tüyü,
Gölge düştü kiraz salkımlarına,
Bozulmaz bu sevda denilen büyü.
Baykuş konmuş aşkın umutlarına,
Mor dağlarda kaldı kanlı kuş tüyü.
Her aşkın bir yangın yeri bu dağlar,
Mevsimsiz düştü hazan bu toprağa,
Bir su kıyısında bir turna ağlar,
Bir ceren ürkerek iner ırmağa,
Her aşkın bir yangın yeri bu dağlar…
Saffet Çakır
Cok begendim seslendirmede cok güzel olmus, Güldeste siir grubumuzda paylasiyorum...Candan tebrikler...
hocam harika dizeler büyük emek sarf edilmiş tebrikler saygılar sunarım
Ah! şakayık çiçeği, ıssızda sen, Sema’ya çevirme mah didarını, Bir nikah masası bir beyaz kefen, Ah’ın eritsin dağların karını, Ah! şakayık çiçeği, ıssızda sen…
Bölümlerdeki ilk ve son dizelerin tekrarı hoş bir pekiştirme olmuş.Nazlı ve zarif şakayık çiçeği, dolayısıyla onunla özdeşleştirelene yakışı ve Saffet hocama yakışır bir şiir.Yine harikaydı. Kutladım tam puanımla +...Esenlikle...
Teşekkürler paylaşım için güzeldi..
Selam ve sevgiyle...
'...Bu gece neden söndü tüm yıldızlar!
Kim bilir doğmazlar daha kaç asır!
Canımdan içeri bir yara sızlar,
Gül dudağın ucunda saklanan sır,
Bu gece neden söndü tüm yıldızlar!..'
Söz ve sesle duygularınızı kıta kıta mükemmelleştiren çalışmanıza tebrikler, yüreğinize sağlık. Saygılarımla...
yüreğine sağlık dost... güzel bir şiir okudum, kutlarım
Tebrikler Saffet bey.
Mahir bir nakkaş gibi ,dizeleri ilmek ilmek işlemişsiniz şiirinizde.Ayrıca seslendirmede harika.
selam ve dualarımla
harika bir siirdi.doyasiya okudum.yüreginize saglik.tebrikler
Her kıtası için ayrı ayrı tebrik ederim. Döne döne okuduğum mükemmel bir şiir. Aynı tatda devam etmesi de ayrıca takdire şayan. Tam puanımla antolojim. Kutlarım.
Bu şiir ile ilgili 26 tane yorum bulunmakta