İnsan bu, su misali, kıvrım kıvrım akar ya;
Bir yanda akan benim, öbür yanda Sakarya.
Su iner yokuşlardan, hep basamak basamak;
Benimse alın yazım, yokuşlarda susamak.
Her şey akar, su, tarih, yıldız, insan ve fikir;
Oluklar çift; birinden nur akar; birinden kir.
Akışta demetlenmiş, büyük, küçük, kâinat;
''yattığın yer nur olsun koca üstad''sen kıvrıl ben gideyim,son peygamber kılavuz'' dediğin gibi kavuşmuşsundur inşeallah.
daha iyi ne yakışabilirdi ki bu gün bu sayfaya ?
her okuyuşumda daha çok severim bu dizeleri.....yüreğinize sağlık.....tebrikler....teşekkürler.......
şöyle yorumlara bir göz gezdirdimde üzüntüm iyice arttı.. yorum yazanlar ya bir necip fazıö hayranı ya da edebiyata gönül vermiş fakat henüz gün ışığına çıkmamış bir kaç büyüğümden ibaret.. lakin sitede on bin cıvarında bir okuyucu kitlesi var ama yorum 150 cıvarı...
ve yorumların içinde necip fazılldan etkilenen ya da farklı bir ideoloji içinde olan yaşayan.. ki bu sadece vucudu anlamında kast edıyorum...kitapları raflarda kırışmamış şair buyuklerimiz den bu ustad ya da onlara göre üstad olmasada aynı sayfaların çocuğuna büyüğüne kişisine kalemine bir yorum gelmemiş....
isim vermeye tenezzul etmiyorum onlar kendilerini bilirler....
böyle zamanlarda daha iyi anlıyorum ki bu kitapları cok satan abılerimiz.. kitapları cok satsın diye şair olmuşlar.. burayada bize örnek ya da yol göztermek değil laf olsun diye üye olmuşlar.. bu kişilerin kitaplarını okumadan önce bir kez daha düşünmek gerektiğini şimdi daha iyi anlıyorum.....
cemil meriçin bahsettiği bu sahte kadir şinaslık bu arkadaşlar için geçerli.. ama unutmasınlar....ki aldığı ödüller yada sattığı kitaplarının rakamı... kalemleriyle alakalı.. kişilikleri ile değil...
yani...bu örnek aldığım bir kaç şair büyüğümün bu sayfalarda şiirlerinden başka bir şey göremememi kişisel bir kıskançlık ve megolomanlığa bağlıyorum....
eminimki kim ne kadar okumuş diye iki günde bir sayfalarına giren bu edebiyat büyükleri...
aşkları sadece kendi kitaplarında.. saygıları sadece kendi içlerinde yaşıyor.....
gazetenin birinde şöy le bir köşe var... ne zaman adam oluruz...
ben bu köşeye bugün şunu yazmak isterim.. kişisel ideolojileri bir kenara bırakıp insanlığa doğruyu doğru şekilde anlattığımız zaman...
kendi köşelerimize çekilip sağa sola ateş edeceğimize genç nesle arkadamızdaki kuşağa bir yeni birim öğretmeye çalıştığımızda gerçek şair gerçek yazar ve gerçek adam oluruz... necip fazılın son zamanlarına kadar üniversitelerde ders veridiğini biliyorum...
ama başka bir şair buyuğumuz çıkıp bu güzlü isim için buradaki okuyucularına kendi düşüncelerini yazamayacak kadar kapana kısılmışsa kendi dünyasında söylenecek söz kalmamıştır.. saıgılarımla.. sokak şairi...
gündüz varlığından habersiz ya da ihtiyacımıza henüz iştikal etmemiştir ki bu suretle henüz önemini anlamamız için havanın kararmasını bekleriz... kaldırım taşları seçilmez bir kaç adım sonrası görülmez olur... güneş dediğimiz varlığı mukaddes gölgelik çekilince yapı taşımızın üstünden o zaman farkına varırız gecemizi aydınlatan lambaların...
biri sokağımızı biri kaldırmımızı biri evimizi aydınlatır....
anlamak ya da önemini kavramak için gece olması gerekir malumunda...
işte necip fazıl da eebiyat dünyamızda bu neferlerden biridir...
sınır uçlarına dayandığında göç yollarımız.. bu serhadlere rastlarız.. kalemleriyle dim dik bekler orada....
necip fazıl ve aynı dönem edebiyata bu denli katıkısı olmuş düşünce adamlarına sevgi ve saygılarımı yüzlerine karşı iletememenin üzüntüsü içindeyim...
eli kalem tutan her asskerin tanıması gereken bu komutanlara saygılarından ötürü en derin hürmetlerimi sunarım.... ne güzel aynı edebiyatı paylaşmak bu hazretlerle ne güzel aynı dili konuşmak gönülden ve aynı toprağı paylaşmak ölünce bile... kimbilir kaç kez geçmiştir sokağımdan daha ben doğmadan... belki bu yüzden o kaldırımlarda şimdi bu fukara dilenmektense şiir yazmaya yeltenmiş.... küreği kısada olsa o kürekle kocaman bir gemi yürütmüş edebiyat deryasında.. ve aynı tersanede yoğrulmuş hamurumuzla onun deryasında bir sandal olabileceksem ne mutlu bana....sokak şairi...
.
Aldırma, böyle gelmiş, bu dünya böyle gider!
Bana kefendir yatak, sana tabuttur havuz;
Sen kıvrıl, ben gideyim, Son Peygamber Kılavuz!
Yol onun, varlık onun, gerisi hep angarya;
Yüzüstü çok süründün, ayağa kalk, Sakarya! ..
.
ÜSTADIMIZIN RUHU ŞÂD OLSUN...
MİLLETİMİZİN,ZAFER BAYRAMI KUTLU OLSUN...
.
VESSELAM
Üstadın ruhu şad olsun. Üstadın şiirlerine yorum yapmak haddim değil...
Zafer Bayramımız Kutlu olsun.
Bizleri bu günlere eriştirenlerin ruhları şad olsun.
Sakarya Türküsü
İnsan bu, su misali, kıvrım kıvrım akar ya;
Bir yanda akan benim, öbür yanda Sakarya.
Su iner yokuşlardan, hep basamak basamak;
Benimse alın yazım, yokuşlarda susamak.
Her şey akar, su, tarih, yıldız, insan ve fikir;
Oluklar çift; birinden nur akar; birinden kir.
Akışta demetlenmiş, büyük, küçük, kâinat;
Şu çıkan buluta bak, bu inen suya inat!
Fakat Sakarya başka, yokuş mu çıkıyor ne,
Kurşundan bir yük binmiş, köpükten gövdesine;
Çatlıyor, yırtınıyor yokuşu sökmek için.
Hey Sakarya, kim demiş suya vurulmaz perçin?
Rabbim isterse, sular büklüm büklüm burulur,
Sırtına Sakaryanın, Türk tarihi vurulur.
Eyvah, eyvah, Sakaryam, sana mı düştü bu yük?
Bu dâva hor, bu dâva öksüz, bu dâva büyük! ..
Ne ağır imtihandır, başındaki, Sakarya!
Binbir başlı kartalı nasıl taşır kanarya?
İnsandır sanıyordum mukaddes yüke hamal.
Hamallık ki, sonunda, ne rütbe var, ne de mal,
Yalnız acı bir lokma, zehirle pişmiş aştan;
Ve ayrılık, anneden, vatandan, arkadaştan.
Şimdi dövün Sakarya, dövünmek vakti bu ân;
Kehkeşanlara kaçmış eski güneşleri an!
Hani Yunus Emre ki, kıyında geziyordu;
Hani ardına çil çil kubbeler serpen ordu?
Nerede kardeşlerin, cömert Nil, yeşil Tuna;
Giden şanlı akıncı, ne gün döner yurduna?
Mermerlerin nabzında hâlâ çarpar mı tekbir?
Bulur mu deli rüzgâr o sedayı: Allah bir!
Bütün bunlar sendedir, bu girift bilmeceler;
Sakarya, kandillere katran döktü geceler.
Vicdan azabına eş, kayna kayna Sakarya,
Öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya!
İnsan üç beş damla kan, ırmak üç beş damla su;
Bir hayata çattık ki, hayata kurmuş pusu.
Geldi ölümlü yalan, gitti ölümsüz gerçek;
Siz, hayat süren leşler, sizi kim diriltecek?
Kafdağını assalar, belki çeker de bir kıl!
Bu ifritten sualin, kılını çekmez akıl!
Sakarya, sâf çocuğu, mâsum Anadolunun,
Divanesi ikimiz kaldık Allah yolunun!
Sen ve ben, gözyaşiyle ıslanmış hamurdanız;
Rengimize baksınlar, kandan ve çamurdanız!
Akrebin kıskacında yoğurmuş bizi kader;
Aldırma, böyle gelmiş, bu dünya böyle gider!
Bana kefendir yatak, sana tabuttur havuz;
Sen kıvrıl, ben gideyim, Son Peygamber Kılavuz!
Yol onun, varlık onun, gerisi hep angarya;
Yüzüstü çok süründün, ayağa kalk, Sakarya! ..
(1949)
Necip Fazıl Kısakürek
O çok büyük bir ÜSTAD.
Ruhu şad, mekanı cennet olsun.
Tüm ailemizin zafer bayramını tebrik ederim.
Atatürk (100.Yıl Marşı)
Dünya lideridir ATATÜRK,
Seninle dimdik,
En yüce Türk,
ATATÜRK,ATATÜRK,
Bir ulus seninle uyandı,
Bayrağımız al beyaz,
Semada dalgalandı,
En yüce Türk,
ATATÜRK,ATATÜRK,
Dünyanın gözü bizde,
En güzel bayramlar bizde,
En yüce Türk,
ATATÜRK,ATATÜRK,
Yüzyılın içinde tarih yazdık,
Vatan uğruna şehitler verdik,
En yüce Türk,
ATATÜRK,ATATÜRK,
Dünya lideridir ATATÜRK,
Seninle dimdik,
En yüce Türk,
ATATÜRK,ATATÜRK.
İbrahim Necati Günay
ÇOK ŞÜKÜR;TADI DAMAKTA KALACAK LEZİZ VE AZİZ BİR ŞİİR OKUMAK DAHA NASİP OLDU!
VESİLE OLAN SEÇİCİ KURULA,BİNLER TEŞEKKÜRLER EDERKEN,AZİZ ÜSTADADA,CENAB-I MÜN'İM'İ KERİMDEN BİNLER RAHMET VE GUFRAN DİLERİZ.RUHU ŞAD OLSUN!
MAŞAALLAH,BAREKALLAH,FETEBAREKALLAH!
KOCA ÜSTADIN RUHUNA,MİLYONLAR,MİLYARLAR FATİHA VE RAHMET...
YETKİLİ VE ETKİLİ ARKADAŞLARDAN BÖYLE GÜZEL ŞİİRLERİN DEVAMINI BEKLİYORUZ.
SAYGILAR,HAYIRLI ÇALIŞMALAR!
Bu şiir ile ilgili 686 tane yorum bulunmakta