Gitti gelmedi bir gün,
Herkes onu arıyordu.
Ölesiye arıyordu bütün kasaba;
Kasaba dediysem, deniz kıyısındaydı.
Akdeniz’in kucağında.
O da, denize gitmiş olmalıydı.
Sandallar, yatlar, sahil güvenlik
Gün boyu arıyordu suları.
O yoktu!
Balıkçılar, dalgıçlar, tekneler,
Hep durmadan gidip geliyordu.
Kıyıya vuran dalgalar yaslıydı
Karabataklar çığlık atıyordu etrafa.
O hala yoktu!
Kim bilir neredeydi?
Balıklar haber vermiyordu,
Yunuslar dilsizdi.
Ara sıra görünen yakamozlar,
Parlayıp sönüyordu.
Sonsuzluğa uzayan mavilik
Hiç aldırmıyordu olanlara, sakindi.
Bir ağustos sıcağıydı,
Cırcır böcekleri ötüşüyordu uzaklarda.
Günler geçmişti böylece…
Ölesiye arıyordu kasaba halkı,
Bıkmadan, usanmadan!
Analar acısını yüreğine gömüp
Öfkeyle bakıyorlardı sonsuz deryaya
O yoktu!
Umutlar giderek azalıyordu;
Tükenmeye yüz tuttuğu sırada umutların,
Bir balıkçı gömleğini buldu onun.
Arayış sürüyordu ısrarla.
O hala yoktu,
Birkaç gün sonra,
Ayakkabısı bulundu kıyıda.
Gömleğini, ayakkabısını değil,
Kendisini arıyordu kasabalı.
Ama o, yine yoktu!
Yine bir ağustos sabahında,
Dalgalar bir şey sürüklüyordu kayalığa,
Kıyıya yuvarlanarak geliyordu!
Kasabalı arıyordu durmadan.
Onun yalnız bedeniydi gelen kıyıya
O yoktu;
Ruhu derinlerdeydi hâlâ!
Kayıt Tarihi : 25.12.2006 13:09:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Şairlerin derine dalmaları için denize ihtiyaç yoktur ya..... Giresun Bulancak'tan sosyal bilgiler öğretmeni Kamil Koç arkadaşımla birlikte derinlerde olduğumuz yılların anısına.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!