hiç olmazsa yaşadık hayatı şairce
açık gitmez gözlerimiz
aşka, hüzne, sevince
kibrit kutusuna sığdırdık zamanı
sonra yaktık onunla
barut gibi şişmiş yedi katmanı
ve ısıttık o yangının sıcağında
yeni açmış bir şebboyu
anası toprağın kucağında
fiske şamdanıyla dolaştık
kaderin çıkmaz sokaklarında
tükürdük tagus nehrine
ruhumuzun sütdişlerini
pamir’de kondu omzumuza hüma
ardından çöl
ardından kutup
ardından okyanus yolculukları
insana, emeğe, doğruya,
söğüde, kuşa, bahara şiir söyledik
üfledik yüreğimizi denizden
binlerce mısra uzaklara
hiç olmazsa yaşadık hayatı şairce
açık gitmez gözlerimiz
aşka, hüzne, sevince
on iki fidan diktik zodyak kuşağında
on iki burçta da
orman oldu fidanlarımız
ruhumuz bir gemi gibi
samanyolunda yol aldı
gabyasında korsan arması
ve savaşçı martılar tutundu
her direğine, pruvasına, grandisine
ve her meridyeninde dünyanın
bakın periler keman çalıyor şimdi
onlara en güzel sevda
şarkılarını öğreten kimdi
kayalarla boğuşan dalgalar
uçurtmalara yön veren rüzgar
ya hışırdayan yapraklar
ya yıldırım ya ateş ya kar
kimden öğrendi hayatın ezgisini
ne zaman bir şair kaparsa gözlerini
bir tuşu kopar yerinden
yaşamak piyanosunun
ve eksilir bir sesi
başlangıçtan beri susmayan
aşıklar korosunun
hiç olmazsa yaşadık hayatı şairce
açık gitmez gözlerimiz
aşka, hüzne, sevince
Kayıt Tarihi : 26.3.2023 02:30:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)