Şair, Şiir ve Etik Şiiri - Hikmet Aksu

***Şiir ait olduğu şairin kimliği ve ses tonudur. Tanıdık bir kişiyi yüzünü görmeden,topluluk içinde sesinden tanımakla aynıdır
***Bir şaire ait olan şiir diğer şairin sözcük dağarcığına duygu, anlam, yorum yapısına uymaz. Bırakın sesi,insanların hapşırması,gülmesi bile kişiye özeldir, farklıdır. Tüm bunları istendik olarak aynen benzetmek olanaklıdır. Bu ise özel taklit yeteneği olan şovmenlerin işidir.Güldürmecedir,eğlencedir o kişi olmak demek değil, geçicidir. Şiirde bunun karşılığı kopya,kopyanın karşılığı hırsızlık,sahiplenme ve kalıcılıktır. Birisine ait elbiseyi bir başkasının üzerinde görmektir.
***Şairini bilmediğiniz bir şiir elinize geçtiğinde eğer şiirle ve şairlerle ilgili birikiminiz varsa bu şiirin hangi şaire ait olduğunu anlam, sözcük yapısı ve dize kurgusundan az-çok tahmin edersiniz. Bir deyimde olduğu gibi; 'Her yiğit yoğurt yer ama her yiğidin yoğurt yeyişi farklıdır.'
***Ben taklit edilen, ' gibi olmak istenen' bir şairim bundan gurur duyuyorum. Çünkü potansiyel olmanın ve örnek oluşturmanın üzücü bir yanı yoktur. Üzüntüm, kopyacılık ve hırsızlıktır. Potansiyel olmak, örnek alınmak, taklit edilmeye değer bulunmak sevindirirken, yolunmak, örtülmeye,yolu tıkanmaya, bilgi ve duygusal sömürülmeye üzülüyorum.
***Şiirlerimi bilenler, yüreğimin dilini tanıyanlar, ister şiir ister müzik olarak sunulsun beni rahatlıkla fark edeceklerdir.
***Yıllarını köylerde tüketen biri olarak gözüm kapalı gönlümü her şeyiyle açmışımdır topluma. Hiç bir sakınca görmeden, benimde örnek aldığım benden öncekiler olmuştur elbet. Ancak, onları önüme model koyup portrelerini çizer gibi kopyeleyip sayfalarıma aktarmamışımdır. Duyuşum, yazışım farklıdır, bu bir güç alma örneğidir asla aynı olmak değildir. Tümüyle aynı olmak veya ayak izini takip etmek kişiliği,ben olmayı ortadan kaldırır. Kendini işleme, duygularını yansıtma çabasında tüm yetilerini kullanmayı ilke edinen biri, bir başkası olamaz.Bir yaban gölge üstüme düşmüşse ben görünmez olurum.
***Tüm bunları antolojide sık rastladığım benzeri sıkıntıların yaşanmış olduğu şair dostlarımın çığlıklarını kendi içimdede hissettiğimden yazmayı gerekli gördüm.İlk şiir kitabımda ve bana ait antoloji sayfamda yer alan'Ozan Alafranga' şiirimin üzerine inşa edilen bir şairin şiirini CD den dinledikten, simetrik denecek kadar şiirlerimle örtüşen bir çok şiiri okuduktan sonra bu satırları yazmama direncimi alt edemedim ve yazmak zorunda kaldım.
Antoloji kimilerinin, belki şairlik ve şiirle ilgisi olmayanların yazdıklarımızı kolayca kes/kopyala yöntemiyle yürütme kolaylığı olan,seyri ağız sulandıran bir vitrin oldu.On binlerce şairden, yüz binlerce şiirden vur vurabildiğin kadar...zamane ticari ahlakıdır kap-kaç...Bu hizmeti sunanlara minnet ve şükranlarımı iletirken tüm yanlışların biz kullananlara ait olduğunu belirtmek isterim.Tarla bizim. Ne işlediğimiz değil, nasıl işlediğimizdir temel olan.
***Ve dostlar, merak eden dostlar,diyorum;
Şiir adına,şairlik saygısına,Allah aşkına,1960'lı yıllardan beri dizelere aktardıklarımdan, içinde Ozan Alafranga ve bir çok şiirimin yer aldığı sayfama bir göz atın. Eleştirilerinizi açık yüreklilikle yazın. Yazdıklarımda haksızsam haddimi bildirin.Bu vesile ile şiirimi veya şiirlerimi listenize alarak beni fırsatçı konumuna düşürmeyin ki,buna gerçekten üzülürüm.
'''''Kişi özüyle barışık,kendi içinde dürüst olmalı. Bazen okuyorum antolojide --O arkadaşları yerme anlamında algılanmasın kesinlikle- 'Ben popülerite peşinde değilim veya iddialı değilim'...diyenleri. Ben bu denli yapay mütevazi ve alçak gönüllü biri değilim, yazan biri olarak. Sanat ve o sanata verilen emek doğal olarak iddiadır bana göre.Gözde olmak,bilinmek, tanınmak bir emeğin, bir özel çıktının karşığı değerlendirme sonucudur.Ben nerede değerlendime varsa, orada en üstte olmak isterim.Bu benim özümde var olan gerçeğimdir.Bu yolda başarısız olursam iyi çıktı üretemediğime sayarım. Okuyanın,duyanın hoşuna gitsin diye kendimi faklı yansıtma sahtekarlığı, yapay mütevazilik bana sığmaz.***Neden yazıyorum o zaman? şiirlerimin alkışlarla yanıtlanmasını, öykülerümün filmlere,tv lere aktarılmasını istemem mi? Televizyon programlarında oradan oraya koşuşturmayı kim istemez? Yorulur muyum, şikayetçi mi olurum acaba? Peşimde koşuşturan kameramanlara, 'Sizi istemiyorum, bırakın peşimi! ' mi derim?
***Tarzım belli, dağarcığım şunca.Kendi şiirimde en iyiyim diyorum. Yazdığım öyküler gördüklerimin yaşadıklarımın bende iz bırakan olguların benim gözümle gören -aktarıcılığın- en iyisidir diyorum.Kendimi koşullandırmak için değil, inandığım için diyorum.
Örtülmek,
Yolu tıkanmak,
Benzemek istenen,
Kesip kopyalanmaya değer biriysem haklıyım sanırım
Alçak gönüllü ve hoş görülüyüm insani ilişkilerde
Ancak kendime ve sanatıma verdiğim değerden ödün vermem.
Ben buyum...
***Her baba yiğit, yöresinde yaşamış ünlü bir şairin(Cemal Hoca-Şiir kitabı yayımlandı. Karşılaştırmak, açığımı yakalamak çok kolay, meraklıları için.) mahlasını CEMALİ yakın mahlasıyla kullanmaya cesaret edemez. Ben bunu hiç tereddütsüz yaptım(özel nedeni bende saklı kalsın) . Çünkü ben kimseyle karıştırılmayacak kadar kendimim.
***Türkü söylerim; değişim-sesim,saz çalarım; mızrap vuruşum,resim yaparım,çizgim, yazarım; anlatışım,kullandığım sözcükler,tümce kurgum, baktığım nokta kimseye benzemez.
Ben benim çünkü,
Ben: Hikmet AKSU şiirlerimi sayfamda bulursunuz,mesaj olarak asla göndermem - kişisel görüşüm ve tercihimdir, asla eleştiri değil! ...-
***Sevgi ve saygılar tümünüze,gönül dostlarım.