Şair Nigâr Hanım’ın Hikâyesi Şiiri - Yor ...

Nazan Bekiroğlu
5

ŞİİR


15

TAKİPÇİ

“Şair Nigâr Hanım çalışması esnasında en büyük problemim öznelliğimin beni tehdit etmesi oldu. Beni biraz tanıyanlar Nigâr Hanım’la özdeşleşeceğimi düşünüyorlardı. Fakat başka bir şey oldu. Onunla özdeşleşmedim ben, zamandan, mekândan ve cinsiyetten azade bir şekilde Nigâr Hanım’a âşık oldum.”

Öznesi iki dünya arasında ürpertili bir salınım olduğundan, Şair Nigâr Hanım’ı ben de iki dünya arasında yazdım. Şair Nigâr Hanım doğu ile batı arasında, güftesi şarklı, bestesi garplı kırık bir hikâyeydi. Ben düş ile gerçek, kurgu ile hayat arasında kaldım.

Şair Nigâr Hanım benim doçentlik tezim. Halide Edip Adıvar’ın 21 romanını teknik açıdan tahlil etmeye yeltenen telâşeli bir doktoranın ardından doçentlik tezi hazırlamaya sıra geldiğinde hocam Orhan Okay’la “Ne yapabiliriz? ” diye düşündük önce. Hocam, doktora tezimin teknik meselelerle sınırlı bir çalışma olmasından bahisle, kütüphane ve arşiv çalışmalı, dipnotlu, belge ve bilgiye ulaşan klasik bir araştırma yapmamın uygun olacağını işaret etti, “Eski hocaların çalışmaları gibi.” Bana birkaç da isim önerdi. Bunların kim olduklarını hatırlamıyorum bile. Ama içlerinde Nigâr Hanım’ın ismi dikkatimi çekti ilk anda. Onun hakkında fazla bir şey bilmiyordum oysa. Hayatımın Hikâyesi isimli kitabı görmüştüm. Bir de çocukluğumun içinde geçtiği babamın kütüphanesindeki Hayat Tarih mecmualarından birinin kapak resmini hatırlıyordum. Nigâr Hanım’ın bir rüya güzelliği ile poz verdiği meşhur yaşmaklı portre. “Nigâr Hanım” olsun dedim.

Nigâr Hanım odasında

Tamamını Oku

Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta