Ahh o kadın toprak ana gibi
bereketli ve şuh
Mumların alevinde taşıtırdı kendini
Kırmızı saten yorganlar altına
Yorgun düşleri ateşlerdi
Sabaha denk düşerdi
Ayrılık seven insan için çok acıdır bilirim
Bir suskunluk deryasına dalar gider gözlerim
Çözümlenmez sanırım belki ilk günlerimde
Seni sevmenin suçu titreyen ellerimde.
Şiirim efsanem diye tanımladıgım
Yıllarca yollarına gözyaşı akıtdıgım
Yüregimi söküpte önüne fırlatdıgım
Gelsende yeşeren yok gitsende degişen yok
Kenar mahalle çocuklarıydık
Oyunlarımız aynı düşlerimiz başkaydı
Sokak aralarında hep uzakdan bakardım
Kara gözlerine hayrandım..
Gülüşlerin hep aklımı alırdı
Yakantopda cereyan oyunlarında
Ve duvar delindi sonunda
kaçışımızın daha ilk dakikası
mermiler yagdı üstümüze
telaş koptu yerinden
hasret kokuyor yollar
yetişmek an gibi
Tırpanlar ucundayım
Toprakla öpüşmeden bedenim
Gel ne olur
Çok özledim seni gözlerini
Ve senin harrandaki
Başak duruşunu..
Prangalara sor bileklerimi
Ve içinde sicim gibi damarları
ve damarlarım işte burda
Botların içinde renksiz ayaklarım
prangalar ayaklarıma ölüm olsa
ölüm olsa ne çıkar
Özlem kattım özgürlüge
Rakıma kan
Şavaş var bugün
Al bayraklar gögün mavisine renk katsın
Çelik kılıçlar havada parlasın
Kemik sesi karışınca çelige
Eşgüdümlü bir iç kanama
Bu özlemek dediğin...
Ve yine
Sabahlara gebe gecelerin bekçisiyim
Yüreğime sızan bu sızı
Yokluğunun diğer adı
Geleceksen gel
Henüz iş işten geçmeden
Kan gölü olmadan etraf
Umutlarımıza kara bulutlar düşmeden
Geleceksen gel
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!