Şimdi herşeyden uzak seninle denizin mavi renginin karşısında demlikle çay söyleseydik garsona
sonra konuşurduk aşklarımızı gelmişimizi geçmişimizi
ne olucak arzum diye sorardın bana bende
şimdilik bir bilmece hayatımız ama gelecekte umut var
derdim sonra rus gemileri geçerdi uzaktan kıyıya dalgalarını vurarak çoşardı deniz bizim duygularımıza benzetirdik ahh saydem ahh biz nerdeydik nerelere geldik
güldüğümüzde bütün somurtanlar kıskanırdı bizi
Elimde bir elveda sallıyorum kim gelirse
iyisimi geldi kötüsümü hiç ayırt etmiyorum
sadece sallamak diyorum ve ellerimin vedaya bu denli yakıştığını
ben hiçç bilmiyordum
Sonra söküyorum tüm solmuş çiçekleri
Cumartesiydi gün bitmek üzereyken rahmetli aysel ablama
Elimizde viskisi en istediği sevgilisini vermek içindi çabamız
El ele gözüm gözünde ahhh o kokun hala takip meselesi
içeri davet etti aysel feşman girdik vesselam
Ayaklarıma bile hesap sorardım beni sürüklediğin her yöne
.. (10:16) :
gözlerimden her akıp gidişinde yüreğim yangın yeri bedenim bir volkan
.. (10:17) :
eyyy sevgiliiiiiiii
gözlerinde dünyaları bulduğum cenneti vaat eden sözlerin
.. (10:18) :
Canım seninle olmak isterken bir baş sağlığına bide alış veriş yapmaya yine bu gün kilitlendim
Canım seninle olmak isterken senin kalabalık başını düşünüp kendi başımı kucağıma bıraktım
Canım seninle olmak isterken canımın bir gün seninle olabileceği varsayımının olmıyacağını düşündüm
işte hep böyle dir insan hayatı hep aynı teraneler koşuşturmacayla yüreklerdeki dilekler arzular keşke bir kalıcçoçuğun sokak arkadaşıyla sınırsızca paylaştığı sevgiyi çoşkuyu anında yaşayabilse yine büyümese düşünceler çoçuksu kokulu kalsa bir gün gelicek ve o günde senin dünyanın benim dünyamın kapısı kilitlenecek sahipsiz ak yapılanlar yaşanılanlar belki birinden biri senin yaşadığın hayata dair ne varsa onları duyumsayıp gözlerinden iki damla yaş süzücek yanaklarından ve duyup anladığı nı bilmeden özlenicek birileri sözün kısası biryerlerde birisi sen nefes aldığın zamandada almadığın zamandada seni sevicek arzu
hayatım algılanmıştır artık
bilindi hüzün tanındı düşman
kader de varmışlarıda kestirebiliyorum
tıpkı diziler gibi
herşeyi yalan yaptım sadece
gerçek olan tanık sensin
sade yalın sessiz bu günüde böyle tamamladım
penceremin kıyısında ablamın verdiği fesleğenimle
hatırlatmana gerek yok biliyorum sende severdin
fesleğeni sardunyayı yaban gülünü
benim çiçekleri sevişim de senin eserin
Yüreğimden çekip gittiğini sanıyorsun gidemezsin bendesin
Hep sen dedim ben demedim sen vazgeçtin ben geçmedim
Şimdi senin değil sevgimin ardından gidiyorum
Vazgeçtiğim an benimsin biliyorum
BOŞ
yanlızlığı koynunda yaşatıyorken
yare inat yalanlarsın tüm özlemleri
geçmişi yakarsın geleceğe bakıp
ateşi söndürürsün külüne inat
gözlerinde bulurmusun bir gün bunu bilmiyorum
.. (18:20) :
beni bulurmusun en savunmasız tarafında
kanarken
.. (18:23) :
bilirimki saçlarımı okşardın kıyamaz haliyle elinin titremesiyle yüreğim titrerdi ozaman alır öperdim ellerini öpülesi ellerini
Yaptığından utanarak, ya da yapmacık bir qurur yaparak özür dilemeyi beceremeyenler, hep ruyalarda bağışlanmak için yalvarırlar.