sen duruyorken kederinden
biraz daha soluklanabilmek için üstelik
hayatın tam köşesinde
soğuk bir duvarın dibinde
döner dünya yine kendi etrafında
ve sen mutluysan
Ürkerim sensiz gecelerden bana göre değil bilirsin
Ve titrer dallarım her dokunuşunda binlerce yaprak dökerim
Çarparken kıyılara duyulmaz sesim
Nefesine karışır nefesim ellerinde ellerim
Korkmadım hiç yalnızlıktan sensizlikten korktuğum kadar
sihay bir arabanın içerisinde geçiyor işte başvekil.
ve taze bir gelinmiş gibi oturduğu koltuğun camı aralık
belli ki yüz görümlüğü hesabı üç beş liranın derdinde
ve o akşamın telaşı içinde bir o yana bir bu yana kıvranıyor.
tilki kadar kurnaz lakin asaleti tartışılır.
ne sorarsan sor cevabı hazır.
bir çınarın altında yazıyorum bu satırları
yaşlı ve yaprakları titrek benim gibi nicelerini görmüş bir çınarın altında
soğuk rüzgarlara soyunmuş
güzel bir kadına benzer tavırlarıyla...
ayaklarımda rugan ayakkabılarım
bana gözyaşlarını ver
mutluluklar senin olsun.
umutları sök al ruhumdan
kalbim o an senle dolsun.
kırıkları topla saçların
omuzlarından savrulsun.
sabah ezanına uyandım
bir telaş içinde
lakin dinin farzı olduğundan değil
farzımın vacip getirdiğinden
evde bir müddet boş odaları dolandım
I
gel buhranımda gel husranımda gel
gel ben ağlarken gel yokuluğuna
hala beklerken gel gülerken unuturum adını zikretmeyi
gafletime ver
Anadolunun bir kasabası en ucrada susar çiçekler
yağmurlara...
Güneş doğarken duyarsın serçe gülüşlerini
Anadolunun bir kasabası
adını bile unuttuğun umarsız bir çocuk gibi...
Anadolunun bir kasabası
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!