Beni yanına al götür gidebildiğin yere
Aşık olmak yok sözleri yerine getirmek
Sanma ki yanılgı bunlar
Bırak beni isteme artık
Beni yanına al
Götür götürebildiğin kadar
Uykumun arasındaki ıslıktın
Çok zamandır dinlemediğim bir ninni gibi
Alıp götürmüştün beni uzaklara
Sigaramın yanan külüydün
Eskidendir alışkanlığım olan hayatımın anlamsızlığı gibi
yanılgıyla yeni güne başlayan korkunç insanlardık
kızarıp bozaran terli yanaklarımızda çocukluğumuzun;
tahteravalli zamanlarına uyanırdık.
sonraları; son bulan gamlı hazanların ilk sabahında;
şarkılar, makamlar, güfteler biriktirirdik.
şaire benzeyen yanımızla uzatmalı mıydık acaba ellerimizi, ayaklarımızı?
hayat dedin de baba
olmuyor be!
pamuk ipliğine bağlı yaşamak
suların üstünde yapayalnız çaresiz kalmak
hayır
öğretmedin ki sen bana baba!
hayata gözlerini yummuşcasına uyumak varya
senli benli günlerin hatırına.
ucu bucağı olmayan tren vedalarında
elinde buruşmuş biletiyle;
duvarların sertliği kadar olmasa da
kalp ağrıları vardı geçmişten günümüze.
Benim sevmelerimi bilirsin
Kimi zaman çocuksu
Kimi zaman adam gibi
Senin gözlerinden alırdım cesareti
Ama senin haberin olmazdı hiç
Hiç bilmezdim bu kadar sevildiğini
yazık
geçen; heba edilmiş, yorgun matemler
son söz hakimin
eli kaleme tutsak
kırılmışsa bırak saydamlığın
son söz benim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!