Kuklaların aşkını yaşıyoruz seninle biz.
Cennetin anahtarlari oyunun sonunda verilecek.
Kılıcı kalemden keskin bir sevda bizimkisi ey sevdalı!
Kapısında bekliyor zebaniler, mutluluk denilen o sırca köşkün.
Birbiri ardina takılmış bir kuş surusu hayat,
hep kış geldiginde gocmeyi ister sıcak duygulara.
Bir sarhoşum hali hazırda
Yokuş çıkmışım ömrümün en güzel yıllarında, aşkta.
Şimdi başım dönüyor hayatımın doruğunda.
Koşarak ineceğim, kan ter içinde çıktığım o yokuşu.
Eğer ellerimden tutmazsan,
hangi duvara vuracağım bedenimi durmak için bilmem.
Kim bilebilir sezgimin ezik yanını,
yenildik dostlar güçsüzlüklerimize.
Cehennemin kapıları kapalı
ki çağırıyor ruhumu zebaniler.
Hep siyah düşler kurduk
sonra gücümüze yenildik.
Bir heykel gibi durma karşımda, bağır suratıma,
sen yaptın der gibi.
Ama cansız bakma,
biz olmadık hiç seninle der gibi bakma sakın.
Yalanları silmek için Dünya'dan yalan söylemek.
Savaşları bitirmek için insan öldürmek gibi bir şey bu.
Kalk ve yürü sevgilim, adımlarınla dönüyor bu Dünya.
Şimdi uzan kıraç toprağa,
göreceksin terinin aktığı toprak yeşerecek zamanla.
Öp beni,dudaklarım sana verilmiş salaş bir meyhane,
başımızı döndürecek şaraplarıyla ünlü.
Gel bana sevgilim,
Bir ırmak gizli bedenimde,
suyu kalbime dökülen.
Ondandır kabarık yüreğim
fırtınalı bir deniz kadar.
Uzanmak yamacına ve dinlemek sesini.
Rüzgarının yüzüme vurduğu serinliği ile uyumak sonra.
Hayatımın sahnesinde mavi ışığımsın,
yüreğimi aydınlatan nokta ışığıdır aşkın.
Keskin nişancısın sen.
Nokta atışı yaptı kelimelerin ve tek kurşunla dağıttı benliğimi.
Ayrılıkçı örgüt gibisin kadın.
Kendi yurdunu kurmak istiyorsun bedenimden ayırdığın ruhumda.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!