ŞAİR AŞKLARI
ÖMER EDİP CANSEVER
Her sevda başlangıçtır bir yenisine
Öteki başkaldırır daha bitmeden biri
Biz isteyelim istemeyelim sürüp gider böylece.
Baksak ki unutmuşuz günün birinde her şeyi
Ne o sevdalar, ne ölümsüz sözler kalmış
Toplasak toplasak hepsini işte
Onca sevda bir sevdayı yaratmış
Döner durur başımızın üstünde
Gözlerden ağızlardan saçlardan
Ellerden omuzlardan yapılmış bir hâle.
Ve çınlar herbiri bir silahın yankısı gibi
Bir yaşam boyu biz tetiği çektikçe.
08 Ağustos 1928’de İstanbul’da, hayatı ele alan Şair Ömer Edip Cansever (ilk kitabından sonra Ömer adını kullanmayacaktır) 28 Mayıs 1986’da hayatı aynı yerde bırakmıştır.
Cansever; yüksek eğitimini yarıda bırakarak: antika işleriyle, ticari alanda iştigal eder.
Eserleri ile basamak basamak yükselen Şair; TDK. Ödül sahibi olup; çalışmalarını ‘GÜN DÖNÜYOR AVUCUMDA’ isimli eserinde toplamıştır.
Türk Edebiyatına katkı sunan bir şairimizdir.
" Öyle bir çık ki karşıma her baktığımda ilk defa görüyormuşum gibi, az kalsın ölüyormuşum gibi hissedeyim seni. "
" Kimsenin öldüğü yok yaşadığı da herkes biraz var o kadar. "
Gibi veciz sözlerin de sahibi olan Edip Cansever;
Yeşil ipek gömleğinin yakası
Büyük zamana düşer
Her şeyin fazlası zararlıdır ya
Fazla şiirden öldü Edip Cansever....Şair hakkında bu şiirsel yorumu yapar. Cemal Süreya..
Edip Cansever şiirlerinde lirizmin usta çizgilerini kolayca buluruz.
Ey bir yolcu listesinde bir ölüyü arayan
Artık kimse gözlerini bilmiyor.
Şunu imzala
Bir mektup, bir telgraf alındısı değil
Unutulmuş bir sevdadır kapını çalan
Ve sevimsiz bir terlik gibi duran odan
Kimse artık bir şey giymek istemiyor.
İlk şiirlerini Ahmet Hamdi Tanpınar’a gösteren bu şairimizin; Tanpınar şairimizden aldığı cevap şu olur. “Bunlar hepsi çok güzel ama hiçbiri şiir değil”
Bu belki de bir yönlendirme oldu, demek ki herkese şirin gözükmek moda değilmiş o zamanlar. Uzun aradan sonra ‘İkindi Üstü’ şiirini yazar;
Bakın sonraları şiiri nasıl yakalıyor.
Bir kuru rüzgarlandı göğüs boşluğumuzda sanki
Uzaklaştı ağaçlar birbirlerinden
Yakınlaştı ağaçlar birbirlerine
Yani her soluk alıp verişimizde bizim
Bir mekik gibi kalbin
Bir mekik gibi kalbim
İşleyip durdu bu yitikliği yeniden.
Kendisini erken tanıyan şairimiz ortaokul sıralarında şiire başlar. Şiir olmazsa olmazıdır.
Mefharet Hanım’la 19 yaşında kurduğu evlilikten Nuran isimli kızları dünyaya gelir.
Bizim ana temamız şairlerin aşkları; aleniliği tartışmadan uzak biri vardır şiirlerinde dolaşır. Bu Tomris UYAR’dır.
1941-2003 yılları arasında hayatını ifa eden; ödüllü hikaye yazarımız Tomris Hanım kaliteli bir eğitim almış olduğunu biliyoruz.
Merhume Yazarımız Tomris Hanım ilk evliliğini Şair Ülkü Tamer ile yapar, ayrılıkla hitam bulan bu evlilikten sonra da; yine Şairlerimizden Turgut Uyar ile de ikinci evliliğini tesis eder. Bu evlilikten çocukları olduğunu biliyoruz.
Yine Şairlerimizden Cemal Süreya ile birliktelikleri söz konusudur.
“Edip’e şiir yazmayı ben öğrettim” -Cemal Süreya
“Bu ikisi tartışıken ben de gittim Tomris’le evlendim” -Turgut Uyar
Böyle bir müstehzi ifade de vardır hatta.
Tomris Hanım; Özgür ruhlu kadın, hem eser hem de aşkları ile yazar ve adına yazılanlarla edebiyatımızda çok farklı bir iz bırakmıştır.
Yukarıdaki izah kronolojik olmayabilir, bilinen şu ki; Tomris Uyar; Şairler Ülkü Tamer, Cemal Süreya, Turgut Uyar ile fiili birliktelikli aşk; yine şairlerimizden Edip Cansever ile olan platonik aşk boyutunu kısaca açacağız.
İlayda Aksucu isimli yazarımızın çalışmalarında şöyle bir not düşülmüştür. Diğer şairler arasında en şansızı, Tomris’i kendine aşık etmeyi başaramadı.
Edip Cansever Tomris Hanım’a olan sevgi ve hayranlığını her doğum gününde ona yazdığı şiirleri yayımlayarak belli etmekten geri durmazdı.
bir adın vardı senin, Tomris Uyar’dı
adını yenile bu yıl, ama bak Tomris uyar olsun gene
ben bu kış öyle üşüdüm ki sorma
oysa güneş pek batmadı senin evinde
söyle
ben seni uzun bir yolda yürürken gördüm müydü hiç.”
Şiirlerine mülhem olan Tomris Hanım; şöyle diyecektir.
“Sevgililik ya da aşk duygusu zamanla yara alabiliyor, örselenebiliyor, bitebiliyor. Bitmeyen tek aşkın gerçek ve lirik bir dostluk olduğunu Edip Cansever öğretti bana.”
“Birazdan akşam olacak sevgilim
Bütün heybetiyle akşam olacak
Sevgilim, diyorum, oysa kimsecikler yok yanımda
Bilmiyorum kime sevgilim dediğimi
Bildiğim bir şey varsa
O kadar yeni bir anlamda söylüyorum ki bu kelimeyi
Unutup birden zamanı ve yeri
Onunla bir günü kutluyorum coşarak
Onunla bir günü kutluyoruz sanki.”
Şair aşkları dedik, tartışmadan uzak, netleşmiş boyutları ile ilgili kaynaklardan sizlere takdim etmeye çalışıyoruz.
Tekrara düşsek de hatırlatmalıyım ki; biz buradan toplumsal kabul görmüş bir portre çıkarma gayretinde değiliz, yanlış bulmuş olanların değerlendirmeleri saygındır. Daha önce de dediğimiz gibi; sanat boylamında, şiir kaynaklarını az çok anlamak, belirlemek.
Dediğim gibi bu tarz yaşam çizgisine muhalif olmak doğaldır, tüm samimiyetimle beyan etmeliyim ki:
Eğrisi, doğrusu ile beni mütmain edici yönü şu; 17. Sırada yer aldı bu şairimize ait kısım; dikkate şayan husus şu olsa gerek. Paradan söz etmedik, daha doğrusu bize paradan bahsettirmediler çünkü, gönül gücü ile hayat manevralarını almışlar. Yani şiir, duygu ekseninde dönen hayat frağmanları paylaşıldı.
Var sayalım ki, bazı iş adamlarımızın aşklarını yazacak olsaydık veya yazılması olanaklı olsa veya yazmak gerekse, bu sayfaların yarısından çoğunu ya yat markası, ya araba markası, ya dolar, ya yuro veya yerine geçecek başka maddi değerler. Belki kıymetli bir vazo bile yer almayacaktı. Yani. Demek istediğim anlaşıldı sanırım.
Şair Edip Cansever bana göre kalburüstü vasat bir şairimiz, şiirlerini elbet okudum, çok şey aldığımı veya hiçbir şey almadığımı söyleyemem. En çok sevdiğim aşağıda takdim edeceğim şiirle sizleri selamlarken, adı geçenlerin tümünü saygıyla, rahmetle anıyorum. Teşekkürlerimle...
“İlkyazları sevmiyoruz artık, yaşlandık da ondan mı
Aşkımızı seyrediyoruz sanki uzaktan
Oysa yok biten bir şey aramızda, yok da
Hep aynı kalmıyor ki yakın duygular
Demiştin bunları bir bir, anımsıyorum
Mutlu da olsa insan mutsuz da
Her an yeniden yaratabilirmiş kendini
Demiştin, bir sabah, bir başkla aşkla.
Sen ölüm!
Seni hiç düşünmeden yaşadık
Seni hiç düşünmeden yaşayacağız bundan sonra da.”
Kayıt Tarihi : 12.6.2021 21:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!