SAHTE MELEK
Bir bataklık gülüydü ki
Sarmaşık gibi sarıp
Çekip alandı beni efsanesine…
Geride bırakırken, topyekûn haysiyetimi
Sebatsız bir yolcuydum artık
Bu meçhule giden kervanda…
Daha ötesini tanımasam da
Aslında bayağı bir hiçlikte
Sarılmışım ilk var sandığıma.
Bu yüzden o birisi değilsin, herhangi birisin gerçekte.
Aslında güzel olan,
Tahayyül sınırında kâh mecnun(luk) kâh divanelik
Ne çıkar fark etmez ki meczup olsam da…
Sözün bittiği yerde başlayan şey
Bir bayağı cinnetten ileri değil.
Gerçekte ben aşka sarıldım
Aşka sığındım.
İçmez olaydım bu şarabı ezelde
Ne peşinde koşan bir sürüngendim
Ne (de) bu onur kırıcı işlerin failiydim
Tavizkar bir mahlûk değildim anlayacağın.
Evet, içmeseydim onu ben
Sen ne hayallerdeki yüce sanat.
Ne mektuplarda bir isim, ne şiirlerde bir nakıştın
Ancak bugün tanıyabildiğim
O Sahte Melek suretinde kalacaktın
Bu da şeytanın hüsnünden ziyade değil.
Şimdi arda kalan,
Darmadağınık satırlar
Yırtılmış bir mektup ve bir türküdür
Zaten hepsi hepsi bir türküdür bende
Söylerim, söylerim kaybolur gider
Bu da ötelerden gelen bir nağme değil.
Yırtmış atmışım artık her şeyi
Tıpkı o yazdığım mektup gibi.
Şimdi hep böyle kal kaldığın yerde
Ben uzağın olayım…
Ne bir işaret gelsin ne adını duyayım.
Zaten hiç olmadın ki
Bir uzun hava gibiydin belki
Boşluğa söylenmiş
Uçup gittin söyleyince
Bu da alelade bir ağıttan içlice değil.
Hatırlamadığım şey görmediğimdir
Bu yüzden hatırlamıyorum ya zaten
Öyleyse çekil git.
Bırak beni yalnızlığımda vehmimle oyalanayım.
Bozma sükûnetimi, işgal etme beynimi
Gölgen bile düşmesin doğduğum topraklara
Kirletirsin çünkü sen duyarsız bir nebatsın,
Bu da hayvandan aşağı bir meziyet değil.
27.05.2006;Göztepe
Kayıt Tarihi : 24.9.2020 17:05:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!