5
‘Zabah günü erken vurur duvara,
Gelin senin gocan neden avara? ’
Sarı saçları toz içindeki genç kadın çok bitkindi. Durumunu kocasına belli etmemek ve daima mutlu görünmek için büyük çaba harcıyordu.
- Kubi. Diyordu. Bu sabah otobüse binmeyelim. Zaten hiç yorgun değilim. Üstelik sana anlatacaklarım var. Saat daha dört. İşimizin adı ne? İstanbul ‘da çoluğumuz-çocuğumuz, anamız-babamız, yakınımız-makınımız mı var bekleyecek? Bir edi, bir büdü. Koskoca bir İstanbul, bir de biz ikimiz.
- Birbirimize yetiyoruz değil mi Minicik?
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla