Aynı toprağın iki yanı
Arada tel duranı
Her iki yanı insan duranı
Hangi hat koyup ayıranı
Gök yüzü gök yüzü ah gökyüzü
Sende hep aynı bir o yanı bir bu yanı
Ekmeğin ardına
Annesinin vefasına
Onbeşinde çocukcasına
Bilmez ki..ardına
Küçük adımlarla koşarken
Bir gölgenin içindeyim..
Kaybolmuşum kendimde..
Sökülmüş yansımalar..
Kayboluyor gri tepeler
Aynısıyım; boşluğun..
Zifiri gölgeler..
Griton bir gökyüzü
Savrulur perdeler her bir yana
Rüzgardan ince uğultulu nağmeler
Çarpıyor pencereler yana yana
Yüzümü okşayıp geçiyor rakımı yüksek asi rüzgarlar
Uçuşuyor camdan sararmış yapraklar
Bir şehrin iki ucundayız
Türkü söylesem duyulur
Dama çıksam görünür
Yol desem ötende..
Ayça gibi uzanır dibimize Vangölü
Fısıldamaz artık tuzlu kumsallar
Bu gün benim ahvalim
Gördüm cemalimi hal içinde
Gönülden ayrıkmış, ru'yi halim
Vaktime takvimler geçmiş, bihabermişim
Ben miyim aynadaki ben..
Görünen herşey alınır..
Abur cubur ne varsa
Her gördüğünü almazsa olmaz
Emek,para,gider..akar akar
Kestin,biçtin,diktin..
Yine ölüm yazmış gazeteler
İlk manşetler kurşun sızısı
Satırlar,kelimeler cansız
Gül yaprağından kanamış
Bir kıyamdır,kara da
Oluk oluk kan!
Aktıkça akiyor kırmızı kırmızı
İnsandan insanadır bu düşüş!
İnce ince ses..
Kış günümdeyim
Havalar soğuk
Elim eimi ovuşturur
Bakışlar; kırık ve yorgun
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!