Ziyan olan hayatımdır, bahar değil, güzdür biten.
Helak olan bu canımdır, zaman değil özdür biten.
Umut kuşum tora düşmüş; kanat kırıp, can çarpıyor.
Viran eden ne zalimdir, cihan değil, sözdür biten.
Düzen benim, zoka yuttum; kader, ne tilkiymiş meğer?
*) (*MENEKŞE MOR YÂREDİR*) (*
Yüzün öper diyerek gölgeli kıskanç çınar,
Menekşe gün mü görür, boynu buruk hep bizar.
Yalardı göğsünü Ay, hercai şehvettedir.
Hazzına Can Çekemem
Acısın böyle çeker, külfete son çekemem.
Zekâsız gönle uyar, her güne gam çekemem.
Gezerim iç çekerek ellere gıpta ile.
Bu hazan böyle kurur, üstüne can çekemem.
Bu kız, çarşı cadde, seyrana çıkar.
Ardında seyyahım, gözcüsü benim.
Koşar onca ayna, endama dalar,
Her resme kahreden, pozcusu benim.
Kaç bahar, şad olmadın say harap bahçede sen!
Sol dalım kökten çürük, sağ yanım hüzne desen.
Korkuluk kalmış deyip, az alay etmediler.
Kimse bir laf mı derdi sen böyle çektirmesen?
Kâh yarım gölge kaldı, laf duydu meşrep bilen.
Leylâ'mız hüzne dalar, cumbalı konaklarda
Ahşabın vehmi kokar, leyli bu ezâlarda
Gün utanmış,maziler gergefe bakıp ağlar
Ufku örten ziyâlar güllere ateş saçıp,
Akşamın hazzı solar, rengi bu azaplarda.
Canlısı insan desek, gölgesi şeytan çıkar.
Tafrası candan desek tahlili fettan çıkar.
Tek yüze kırk tilkilik böyle mi nüksedermiş?
Kalbine röntgen tutan iblise hayran çıkar.
Şen güne zehri döken, kem gözü yeremedik.
Her kulu evlâ sanıp,doğruyu göremedik.
Başları taş olalar, kurt gibi dalıverir,
Serveti elde tutup devranı süremedik.
Mektebi ters çıkanın, çarkına düşe durup,
Hâkir ve Mahir
Annenin yaşamında bebek değildin daha
Gül gülşenle bostanda koçanla oynuyordum
Sen barbekü başında butları okşuyorken
Kıraç bir boz bayırda yemlikle doymuyordum
ÇOK DEĞERLİ BÜYÜK DİVAN ŞAİRİMİZ BAKİ'YE SAYGILARIMLA
' Söylemez küsmüş bana cânâne söylen söylesün
N'eyledüm ol yâr-i âl-i şâna söylen söylesün '
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!