ŞAFAKLA GELSEN SİYE
Hani ya söz vermiştin, baharı bekle diye,
Bahar bitti kış geldi, hala gelmedin niye.
Ellerim hep havada, dilim ise duada,
Dilim duada iken, şafakla gelsen siye.
Dilerim bahar gelir, açılır karlı yollar,
Boz bulanık akmayı, keser coşan o seller.
Açar bahçemizdeki, kırmızı, beyaz güller,
Bülbüller şakıyan da, şafakla gelsen siye.
Bin boğa yaylasını, lale, sümbüller bürür,
Türkmen göçerler birden, yayla yoluna yürür.
Ay dede gecelerde, dolun olur görünür,
Kezban yayla yolunda, şafakla gelsen siye.
Koyun, kuzu mele şip, çoban kaval çalan da,
Yanık kaval sesleri, yüreğini delen de
Yıldızlar gökyüzünden, el ederek gülende,
Bulut yağmur olmadan, şafakla gelsen siye.
Biliyorsun severim, kınalar sın elini,
Aşkım aşkım demeye, alıştırın dilini.
Sevgime odaklar sın, bütünüyle beynini,
Daha ben uyanmadan, şafakla gelsen siye.
Rızaoğlu, sabreder sabrın sonu kavuşmak,
Ne kadar engel varsa, hepsini bir bir aşmak.
En büyük emelimdir, bir gün sana kavuşmak,
Sürprizini beklerim, şafakla gelsen siye.
03 NİSAN 2008
FAHRİ BULUT RIZAOĞLU
Siye- Urfa yöresinde sevgi yerine kullanılır.
Kayıt Tarihi : 26.11.2017 13:06:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Siye- Urfa yöresinde sevgi yerine kullanılır.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!