Öykümüzün
En çarpıcı satırlarını
Bir kumru sesine kaydetmişiz
Ayırdında olmadan
Renkli yansımalara
Göz alıcı yaşamlara öykünmeyen
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
tebrikler güzel insan,güzel dost.bu şiirinizde diğerlerinden oldukça farklı buldum,sanırım farklılığı konunun değişik oluşundan.konu usta kalem ile buluşunca ortaya böylesi güzel nefis bir eser meydana geliyor,gelmiştir.bu tip çalışmaları kalemi manevra ettiren usta,ustaca konuyu gönülde yoğuruyor,dolayısı ile kalemin manevra gücü artıyor,ardından inci tanesi gibi sözler zemine dengeli biçimde başlıyor düşmeye.şiirini baştan aşğıya birkaç defa okunduğunda,ustanın birimikini,kalemin gücünü anlamak hiçde zor olmuyor.hiç kimsenin şüpesi olmasın,bu çalışma beklenen ilgiyi mutlak görecektit diye düşünüyorum...edebiyatımıza böylesi güzel eserler kazandırdığın için ayrıca size sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.ayrıca bu güzel şiiriniz için,gurbet diyarı Almanya,dan tam puan geliyor....sayfanızdan ayrılırken,sayfanıza selamların en güzelini,esesenlikler,başarı dileklerimi bırakıyorum lütfen kabul buyrun diyorum.....
''gönlünüzde yeriniz kadar güzel sanırım.ilhami bey daha nice dizeler diyorum.saygılar.''
Sevgi en güzel duygu.Çok güzel,anlamlı,su gibi akıcı bir şiir okudum.Paylaşımınız için teşekkürler.Bu güzel yürek kutlanır.....................Tebrikler ve de saygılar.Halil Şakir Taşçıoğlu
Bu kalemi, bu içtenliği, bu sevgiyi ayakta alkışlıyorum!
İnsanlar ölür, sevgiler ölmez diyorum!
Sevgiler işte böyle, sizin gibi genç kalır diyorum!
Kaleminize, gönlünüze sağlık!
Saygıyla selamlıyorum!
Mehmet KIYAK
Hangi giz vardır ki giz olarak kalsın .Anılar bir kımrunun sesine saklanmışsa en zor yerdedir. Onun sesiiçin mutlu saatleri beklemelidir insan. Mutluluk ki hem çok uzak diyarlarda hemde Fakir baykurt Parkında seni bekler. Çekip gitmeli o zaman ve kuğunun sesini duymalı. Şiirin güzelliği de burada kuğunun sesi de...
harika izlenimler...harika dizeler....
saygılar
Müthişşş...Çok duygulu..Teşekkürler bu güzel dizeler için..Yüreğinize sağlık..Saygıyla..
Harika bir anlatım.. Ama gittikçe bitiyor o güzellikler..
Birden
Bir kumru ötüyor fakir baykurt parkında
Yıllar var ki bu sesi duymamışız
O anda gözlerinde patlıyor volkan
İkimiz aynı anda sarsılıyoruz
Otuz dört yıl akıp duran
Hiç küllenmeyen lâvlar
Alev alev damarlarımızda
Şubat şafağının serinliğini
İzmir körfezini
Balçova narlıdere tepelerini yakıyor
Elleri ellerimde
Gözlerinde eriyor zaman
Ben o gözlerdeki gizemin
Güçsüz ozanıyım
Yanar dururum yıllar yılı
Yangınımı dizelere sığdıramam
Varmı böyle bir şey,olabiliyor demek.Yıllar yıllar sonra bile olsa hiç unutulmıyan bir ses böyle volkanlar patlatabiliyorsa ne mutlu böylr yüreğe..
Saygılar selamlar
Hamiye Alkış
Bu şiir ile ilgili 9 tane yorum bulunmakta