Ağırlık çöküyor nedensizce bu aralar üzerime...
Bedenim uyuşuyor, gözlerim bulanıyor, söz geçiremiyorum kendime, daha doğrusu bedenime...
Korkutan sancılar saplanıyor kalbime, onlar saplandıkça, ben 'Tanrı'm ne oluyor bana! ' diye sayıklıyorum bunlardan kurtulmak dileği ile...
Çünkü bunların artıp bir krize, bana çok acı verecek ve belki de daha ötesi...
Korkuyorum bu yüzden...
Başka şeyler düşünmeye çalışıp bu sıkıntıdan kurtulayım diyorum; ama senin gözlerinden başka gözlerimi dikebileceğim bir yer yok, düşünmeye çalışıyorum ve bu ânlarda sen, sensizliği körüklüyorsun, başedemiyorum, kalbim daha da hızlanıyor, saplanan acılar hançere bürünüyor, giriyor, kanatıyor, çekiliyor ve bir daha giriyor, kanatıyor da kanatıyor ve çekiliyor, bir daha ve bir daha...
Kalbim delik deşik, yatağımı kırmızıya bürüyen kan bu sefer gözlerimden, özlemimden değil kalbimden akıyor, kan, kokuyor, 'Kan kokar mı? ' deme, kokuyor işte, yalan mı söylüyorum! ...
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta