Eğer bir dost olsaydı bundan yakın olmazdı
Bir gün bıkarım diye daha fazla sarmazdı
Kara sevdalım gibi ey beni saran gurbet
Senin bana yaptığın hangi yardaki nazdı
Hem uzak bırakırsın anadan ve babadan
Vursunlarda yüreğime değmesin
Yüreğime değse bile sevdasına değmesin
Yüreğime batan hançerede sesim çıkmaz
Sevdasına dokunacak sözdende incinirim
Yollar uzar yolcuların gözünde
Hak ateşi yanar sevenlerin özünde
Dost elinden tutup dost olmaya gidenler
İnşaallah dururlar verdikleri sözünde
Gönüllere esiyor
Medine gülü seher
Gonca gonca açan
Peygamber müjdesiler
Bir haşemi sevdayla
Ruhumla yolculuğa çıkıyor ümitlerim
Her güneş batışında Ufuğunda beklerim
Kalem misali gibi minareler semada
Ey istanbul aşkımla ben gökleri süslerim
Dostları bekliyoruz
Bir kaç tatlı sözüyle
Dostları anlatıyor
Dostlar dostun özüyle
Nekadar uzak olsak
Duaya açılır gönül pencerem
Rahmete susamış yüreğim herdem
Rabbim bana birazcık kulluk şuuru versen
Seninle geçer hiç olmazsa benim bu gecem
Hayır görürüm belki tövbemden
Yıllardır omuzunda yükü Annenin
En yakını bir tek göz yaşı olmuş
Sevinçle neşeyle dost olamadan
Ömrünün her anı kederle dolmuş
Yavrularınla bir gün olsun keyif sürememiş
Yormayın gönlümü nazarda şimdi
Bir fistan biçimlik pazarda şimdi
Öyle bir nefsin eline düşmüş
İki cihanada ziyan açar azarsa şimdi
Zarif olmak ayrı
Zarif davranmak ayrı
Zarifçe davranmak apayrı
Zarif olmak için
Zarif olmak lazımdı
Zarif oğlu
selam
sayın şairim ben ellisinden sonra şiirle tanışan ama şimdi ölçülü şiir yazabilen bir emekli şairim.
sizin şiirlerin birazına baktım ölçülü şiire yakın ama serbest şiirler.
işte beb burada kendimi gördüm, eğer siz talep ederseniz ölçülü şiire çok kolay geçebilirsiniz sanırım.