Duyan yok feryadını, hayatının başında.
İnliyordu sabi, bembeyaz bezin arasında.
Ne baba bu utancın farkındaydı,
Nede gaflet uykusuna dalmış zalim ana…
Batıyordu güneş mazlumların uğruna
Methiye düzüyordu beşer, musalla taşında.
Soy sop kardeş bir birine karışmış.
Güya, medeniyet böyle bir yarışmış.
Düşünceler çirkef hislerin altında ezilirken,
Dolambaçta doğruya koşan aldanırmış.
Zaman, kuruş kuruş mahlûkun elinde harcanırken
Atanın öğüdü destansı masallara yamanırmış.
Sabi…
Ölmüştü, bembeyaz kefenin arasında.
Kaosa dalarken, insanlığın yüz karası,
Şaibeli yaşantımız, hala ahkâm yarışında
Muhabbet ezilirken bir bir şefkatin kanlı yasında
Mahlûkat şerefini unutmuş, elinde kumpası
İki büklüm bekliyordu, maddenin karşısında.
21 Haziran 2011
Ahmet ÖztekKayıt Tarihi : 23.6.2015 14:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!