Dokunma bana
Büyümez hiçbir tohum böylesi kıraç topraklarda
Yıkılmış viran, eski bir uygarlık kenti gibiyim
Yıkık harabelerin arasında medet bile umma
Yok bir ışık, yok bir umut yaşamaya dair
Güldüğüme bakma çığlıkları duymaz kulakların
Günahlardan harmanlanmış heveslerimle
Sana ne verebilirim ki
Dokunma bana …..
Böyle başlamıştı hikayemiz yıllar yıllarca evvel
Dinle bak neler oldu sensizliğin de bana
Aslında kader bu biliyorum, her başımıza gelen gibi
Ama alışmışım her şeyi sensizliğe yüklemeye
Bu gece gerçekten uzun olacak
Ama gün yine doğacak illa ki
Hangi gecenin olmamış ki aydınlık sabahı
Neşter yemeden bedenim sensiz
Ne olur gel
İçimde garip bir korku var
Hiçbir şey yaşamadan gitmekten öte
Seni yalnız bırakıp gitmek korkusu var içimde
Ölmek değil derdim ölüm ne ki uyudun uyanmadın o kadar
Ah o seni bırakıp gitmek korkusu var ya, işte o ölümden beter
Hiç bir şey eskisi gibi olmayacak biliyorum
Ne olur gel
Sana anlatacaklarım var
Ben olmazsam yerimde sen geldiğinde
Hani olur ya yetişemezsin yolun çok uzak
Kimseden çekinme, yüreğim sende hep güçlü sensin yani
Otur bekle beni
Başın olabildiğince dik olsun karşılarında
Çekinme, korkma, eğilme sakın
Sen bana mutluluktan başka hiçbir şey vermedin ki
Sen bana kendimi
Ve yaşanmayacak kadar acımasız hayatı sevmeyi öğrettin
Büyüttün, ehlilleştirdin asiliğimi
Bekle beni orada, hiçbir yere gitme
Geri gelmek mümkünse eğer görüşeceğiz…
İlk gördüğüm sen ol istiyorum kimse gücenmesin
Bir sana hasret kaldım, olmadı başka eksiğim hayatta
Hani olmaz ya soran olursa eğer kimsin diye
Uzaklardan geldiğini söyle
Karlı bir dağın yamacındaki uzak bir şehirden
Başka bir şey sormazlar inan
Seni beklediğimi dünya biliyor, korkma
Farkında değilsin ama onlara umut olacaksın
Biliyorlar sen gelmeden gitmeyeceğimi
Gel olur mu yüreğim
Bu her zaman ki çağırmalarımdan biri değil
Kayıt Tarihi : 5.11.2008 11:01:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)