Sabaha Asırlar Var
Gece siyah saçlı bir yosma gibi örttü ağır yorganını üstüme.
Kavradı pençesiyle ruhumu karanlıklar.
Yüreğimde bir telaş içimde bir bir korku var.
Medet yok uykulardan ,uykular delik deşik delik deşik uykular.
Rüyalar kabus gibi, kabus gibi rüyalar.
Tekerlekler dönüyor rayların üzerinde, dönüyor tekerlekler, dönüyor yüreğimde.
Vagonlar kara kara , kara kara vagonlar.
Ucu yok bir tünelde koşuyor koşuyor koşuyorlar.
Ağır Atlas yorganın altında takıltılar, takıltılar, takıltılar sürecek gece sabaha kadar.
Sabaha asırlar var.Sabaha asırlar var.Sabaha asırlar var.
Akşamın dingin saatleri bunlar.
El ayak çekilmiş ortalıktan.
Bir ben kalmışım benimle.
Bir de senin özlemin.
Açar gece yarısı çiçekleri bu sessiz karanlıkta.
Kokun yayılır ortalığa çekerim derin bir nefes.
Uzanıp yakarım kandillerini ve içimdeki mabedim.
Ve bir dua gibi sayıklayıp adını sabahı karşılarım.
Düşünceler duygulara dönüşür içimde.
Bir sabah rüzgarı eser.
Bir sabaha şarkı duyulur bilinmeyen uzaklardan.
Bir vapurdan alır gökyüzü, dağılır bulutlara masumca.
Akşamın dingin saatleri bunlar...
Seni sensiz yaşadığım
Bitmesini hiç istemeden sabaha karşı.
Sabaha asırlar var.
Sabaha asırlar var.
Sabaha asırlar var...
Kayıt Tarihi : 17.12.2019 03:25:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!