Dışarısı alacakaranlık
Dallar sallanıyor, yapraklar deli divane
Rüzgar, rüzgar gibi
Yağmur yağmur gibi değil
Sabah sabah.
Kısıyorum iyice televizyonun sesini
Hele ki siyasi haberleri
Çekilecek gibi değil
Resmen tuz kokuyor
Sabah sabah.
Bozuğuz başımıza musallat edenlere
Bozuğuz karanlığa heveslenenlere
Bir esinti, bir gürültü bir patırtı
Birilerini korumak, birilerini horlamaktan öte
Bir günaydınları bile yok
Bir günaydınları
Bir surat, bir surat!
Sabah sabah.
Surat asacak birileri varsa o da biziz
Arabanın kayışı kopmuş,
Kredi kartının limiti dolmuş,
Mutfakta yağ kalmamış,
Bulaşık makinesi su kaçırmaya başlamış
Elektrik, gaz faturası yakmış kavurmuş,
Kiralar ikiye üçe katlamış,
Ev sahibi kiracı kavgaları başlamış,
Emeklinin maaşı asgari üçretin gerisinde kalmış,
Mış, mış, mış!..
Sabah sabah.
Şu tavrınıza bir bakın,
Hala suratınızı asmış yan yan bakıyorsunuz
Daha ne istiyorsunuz
Çarmıha mı gereceksiniz
Darağacına mı çıkaracaksınız
Bu ne celallenme,
Birazda şansınızı fazlaca zorluyorsunuz
Sabah sabah, sabah sabah.
Kayıt Tarihi : 22.3.2024 00:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!