Issız bir sonbahar gününde, şeffaf bir durağın önünde bekliyordum
Saat 5,45 otobüsünü
Yol karanlık, hava karanlıktı yine
Güneş kaçmıştı ama nereye ? kimler kaçırmıştı onu ? Bir nebze tutabilseydim keşke elimde... Avucumun içinde minik bir güneş olsa yeterdi kendime...
Neyse otobüsüm gelmiş, gecikmiş yine lanet şey geç kalıyorum bak yine bir yerlere
Nereye mi bilmiyorum... Tarifsiz bir yolcuyum işte bende.
Bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Devamını Oku
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta