.
küs söylencesi
akis firar etme döşümden dönme yüzünü ırağıma
kanla karışık yağarım bakar kendime acırım
hançer düşse gölgeme kessem dilim dilim düşlerimi
pencerelerde seslerle uçar kuşlar ah çeker giderim
firaridir saatler koşup gitmelerde “canım gel”
can gelir kırılır dizlerim kendime benden beter
özlemek söylencesi
yorgunum artık düşünmem yıkanmaları
bıyıklarımı taramam kapı önlerinde vedalaşırım
uğurla beni gönder derim düşüme iki satır anlatıyla
kan dolar dudaklarına nereden başlasa gitmektir kaşların
ellerim ah ellerim sizi ben sevesiniz diye büyütmedim
yazmak yok dedim de şiirde deli susları gezdirdim
tanımak söylencesi
susuyorum evet, yazmak zamanı kaldı kışa
çırpınır yüreğim okyanusun beyaz ten aynasında
baktığım kimdir ŞA nasıl bağlanmaktır kaçmakla
manasını bulma, yazma, adlandırma dedim de
kestim dilimi sürsün diye göç kuşlarının hikayesi
bir ada bulalım ŞA böyle kalınmaz baş yaslamakla
yalnızlık söylencesi
arala akşamı daha çok özleyeyim bari şu an çağırma
sustur beni ŞA saçmalarım geceleri uyuyamam sonra
yıldızı kalmamış gök bırakıldı budur bana kaybolma
anlat ŞA bu karanlık nasıl aydınlanır su gözlerin olmasa
gelmiş bayram çocuk koşmak varken bu sisli havada
bir çift göz ısıtıyor ellerimi ŞA sakın bırakma soğuğa
şehrini dolaşıyor iç’im ŞA, geliyor mu sesim…
şa yılı /
Zafer Zengin EtnikaKayıt Tarihi : 31.12.2006 13:18:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)