Düşlerin rengine dudağı sarkan
Karanlık köşeyi vurasım gelir
Sineleri delen oklara kalkan
Olup da, zıhları kırasım gelir
Sevdaya kör kurşun sıkan cüceler
Bitmemiş kavgada çile heceler
Mânâyı lûgatı töreyi eler
Hilâl sancağını süresim gelir
Rüzgârlar -alçaksa- misk kokan yollar
Yıldırım sesiyle yiğidi kollar
Dağda aslan sesi cenglere dolar
Ki; Koç Köroğlu'nu göresim gelir
Namert sofralara kelâmdır yiğit
Vatan türküsüne selâmdır yiğit
Öldükçe dirilen kalemdir yiğit
Sazlarında toprak olasım gelir
Haydi bre! Oğuz boyu erleri
Takvimleri yırtan çağın izleri
Közden ötesinde yanan sizleri
Hasret türküsüyle yorasım gelir
Yediğim ekmeğim içtiğim suyum
Dadaloğlu'yla ben,Türkmenim, buyum
Pir Sultan Abdal 'ım,Veysel'dir huyum
Özüme sözümü sarasım gelir
Yüzün kalemine -kötü- inerse
Ulu yaylalara ağyarı serse
Ağıtı çatlatan mızrap, dilerse
Yere gümbür gümbür giresim gelir
Secdede dua'da yürek cız eder
Hasret kaldığım öz hani nerde der
Depremler talanlar beni seyreder
Hakk'ı fikir edip sorasım gelir
Velâkin Gülnihâl; çözülemedin
Suâller cevaplar oldun eledin
Zaman rüzgârını yalan belledin
Varımda yoğumda kalasım gelir
Nihâl MİRDOĞAN
Nihal MirdoğanKayıt Tarihi : 23.10.2010 17:35:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
kendi şaairliğinize güzel bir şiir yazmışsınız kutlarım 10
sevgilerimle...
TÜM YORUMLAR (7)