Rüzgarın Yırtık Yeri Şiiri - Yorumlar

Metin Altıok
62

ŞİİR


203

TAKİPÇİ

Saçlarında şimşek parçaları, dilinde kırağı,
Sen kimin yetimisin,
Kimi bekliyorsun durduğun yerde?
Sağır bir günün sonunda dilsiz bir gece
Sarıp sarmalıyor seni,
Gökyüzü gıcırtıyla kapanıyor üstüne.
Bak ömrün yarılandı,

Tamamını Oku
  • Mehmet Kemal
    Mehmet Kemal 25.12.2021 - 21:31

    Kanadı Kırık Bir Akşam

    Cevap Yaz
  • Deniz Ercivan
    Deniz Ercivan 01.11.2018 - 12:59

    Şair hiçbir tansık bekleme,
    Dolaş yıkıntılar, çöplükler içinde,
    Sen ey gülünç ve deli mesih;
    Ölmeyi bilmediğine göre,
    Saçlarında şimşek parçaları, dilinde kırağı
    Pelteleşmiş yapışkan haçını
    Islık çalarak sokaklarda sürükle.

    Cevap Yaz
  • Neslihan Beyhan
    Neslihan Beyhan 13.10.2013 - 21:55

    Saçlarında şimşek parçaları, dilinde kırağı,
    Sen kimin yetimisin,
    Kimi bekliyorsun durduğun yerde?
    Sağır bir günün sonunda dilsiz bir gece
    Sarıp sarmalıyor seni,
    Gökyüzü gıcırtıyla kapanıyor üstüne.
    Bak ömrün yarılandı,
    Karanlığı kullanmayı öğrenmelisin.
    Yazısı akmış ıslak bir sayfa elinde,
    Yara bere içinde morarıyor şiirlerin.

    Artık tutunacak kimsen kalmadı,
    Nasıl biliyorsan öyle düğümle zamanı.
    Bütün ölümleri gör,
    Birini evlat edin kendine.
    Oysa sen, boş bir kabın taş darası.
    Yine de denkleştirip gidiyorsun hayatı.
    Tuzağa yem, hançere bağ oluyorsun.
    Zehire katıyorlar seni, şair ne duruyorsun
    Gemilere bin, trenlere atla.
    Kimsenin umursamadığı, hiçbir işe yaramayan
    Kaldır şu gereksiz tanıklığı ortadan.

    Ne kadar tıkasan kulaklarını,
    Duymamaya çalışsan
    Göğsünde bir titreşimdir konuşmaları.
    Görmesen seslerden anlıyorsun.
    Kazdıkları çukuru, ördükleri duvarı.
    Çakılısın buzdan çivilerle
    Boynu bükük bir haçın üstünde.
    Yerde buluyorsun kendini her sabah,
    Yeniden gerilmek üzere,
    Saçlarında şimşek parçaları, dilinde kırağı
    Daha ne bekliyorsun durduğun yerde?

    Katmerli yalanı gördün, yalınkat gerçeği,
    Bilicinin ürpererek söylediği
    Sevgi gereksinimlerini gördün kimilerinin,
    Tırnaklarını denemek için
    Yılanın deri değiştirmesini,
    Gülüşün kurdunu, sineğini gözün;
    Yüreğinde bir ağaç gürültüyle devrilirken,
    Aksayarak yürüyen umudun arkasından
    Gülün kanayan hüznünü gördün.

    İşte tanıksın ölümün pazarlık ettiğine
    Toptan ve perakende,
    Pantolon ütüsünün keskinliğine,
    Bozulup bütünlenmesine paranın,
    Mevsimsiz bir çocuğun kekre yüzüne,
    Yabancı işçiliğine martının
    Deniz olmayan bir uzak ülkede,
    Daha binlerce, binlerce şeye.
    Yaz bunları ve imzala sana yetecekse.

    Bana delik deşik bir yürekle
    Pası küflü, çürümeyi söyle.
    Yangın yerlerinin katran gözyaşlarını,
    Bana göçüğün kırık kemiklerini,
    Sancısını suyun, rüzgarın yırtık yerini
    Ve bunlardan payına düşeni söyle.
    Ne kadarı kaldı babandan,
    Sen ne ekledin üstüne,
    Acının sana getirdiği ürem ne?
    Şair bana mutluluktan söz etme,
    Beyaz baston kullanan bir dille.

    İşte tanıksın daha nelere?
    Testi gömüyorlar göğsüne eskisin diye,
    Keçe gibi kimi zaman, parlatmak için
    Bakır kaplara sürüyorlar seni
    Şair hiçbir tansık bekleme,
    Dolaş yıkıntılar, çöplükler içinde,
    Sen ey gülünç ve deli mesih;
    Ölmeyi bilmediğine göre,
    Saçlarında şimşek parçaları, dilinde kırağı
    Pelteleşmiş yapışkan haçını
    Islık çalarak sokaklarda sürükle.

    Cevap Yaz
  • Namık Cem
    Namık Cem 26.12.2009 - 23:22

    saygıyla anıyoruz..
    namık cem

    Cevap Yaz
  • Nadir Sayin
    Nadir Sayin 26.12.2009 - 22:20

    Sivas’ta külümle kaldım


    Yaşamdır bir yanım diğeri ölüm
    İnsanlık aşkına yelimle daldım
    Eşitlik sağ yanım dengeler solum
    Halkın pazarında tenimle kaldım

    Umudum bitmez ki ötesidir ciyak
    Farkım düşünceyi usta bilmemdir
    Ümmetçi takıma yapsak bir kıyak
    Ekinsiz çölünde unumla kaldım

    İnsanlığa özdüm urgan saldılar
    Sofular aç öttü ruhu koydular
    Gerçeği diyince dürüm sandılar
    Derimi yediler serimle kaldım

    Bilin ki odunlar sazım yakılmaz
    Çekerim halay ses yerinde kalmaz
    Dumanımla barbar inine varmaz
    Sivas diyarında külümle kaldım

    Tenle bir yanarız bin pir doğarız
    Yobazlara gökten ateş yağarız
    Közümüzde türkü insan eseriz
    Kâbusundur bil ki sazımla kaldım


    Nadir Sayin

    Cevap Yaz
  • Hasan Buldu
    Hasan Buldu 26.12.2009 - 22:07

    Bütün arkadaşlarıma tavsiyem, aşağıdaki dizelerimi

    İyi irdelesenler. Ne anlatmak istediğimi anlamayan olursa, bana yazsınlar.

    Herkese iyi geceler.

    örümcek,
    karanlığı sever,
    örer, izbe yerlere ağını...

    Cevap Yaz
  • Hasan Buldu
    Hasan Buldu 26.12.2009 - 22:02

    Kim baskınsa, baskın olduğu kavimleri etkiledi. Ve din görüşünü o kavme empoze etti.

    Benim anlayamadığım ve çok kültürlü diye değer verdiğim, bazı arkadaşların, pervane olamadıklarını anladım bu akşam.



    Işık

    gece,
    örttüğünü sanır, güneşi...

    acemi ellerde,
    döner, dolaşır,
    vurur kendini bumerang...

    örümcek,
    karanlığı sever,
    örer, izbe yerlere ağını...

    döner Pervane,
    ışığın etrafında,
    yaşamının sonuna rağmen...

    ışık...
    ışık deyince,
    düşünmeli bir çok kere...

    Hasan Buldu



    Cevap Yaz
  • Hasan Buldu
    Hasan Buldu 26.12.2009 - 21:13

    Var olanı yok sayamayız. Çünki, onları Tanrı yaratmıştır. Hanki dinden, hanki mezhepten olusa olsun, onlar vardır. Irk, renk ve inanç ne olursa olsun, hepsi Tanrı'nın eseridir. Kimin inancı, kimin ibadeti, Allah tarafından kabul görüleceğini, Allahtan başka kimse bilmez ve bilemez. Bildiği,ni sananlar, gaflete düşer, inancındayım.

    Kafamızı ellerimizin arasına alıp, iyice düşünelim. Beni yaratan Allah, elbette ki, başkalarını da yarattı. Amerikalı yerlilere, Afrikalı zencilere peygamber göndermedi. Ama bizler onlara, amerikalı yerlilere İsayı gönderdik. Afrikalı zencilere Muhammdi gönderdik...

    Cevap Yaz
  • Hasan Buldu
    Hasan Buldu 26.12.2009 - 20:10

    güneşin
    doğuşunu-batışını
    çiçeklerin açışını
    kuşların uçuşunu
    ırmakların akışını
    seyredebiliyorsan

    insanları, hayvanları
    hülasa
    doğayı sevebiliyorsan
    bil ki 'O' vardır


    Eğer insanları, ayrım yaparak, kendinden olmayanları yok sayıyorsan, sadece ben varım diyorsan, Allah yoktur.

    Cevap Yaz
  • Tayyibe Atay
    Tayyibe Atay 26.12.2009 - 19:36

    Gece Bir Güldür Ölüm

    ölümü düşündüğümde
    sivas'a gidiyorum
    madımak otelinde
    bir oda kiralıyorum kendime
    cebimde son param
    çantamda şiirlerim ...

    derdimin biteceğini bile bile
    seni bir daha göremeyeceğimi bile bile
    sabahı özlüyorum
    ellerimi kenetleyip başımın altına
    uykuya dalıyorum ...

    pir sultan'ı düşlüyorum sonra
    bir türkü tutturmuş sazına
    sevgi, dostluk, kardeşlik adına
    çalar da çalar...
    yüzünde garip bir gülücük
    anlamını sormadı bana
    soracak diye korkuyorum!

    oysa
    birazdan ateşe verecekler bizi
    birazdan susacak sazının telleri
    birazdan bir daha şiir yazamayacağım sana
    bu korkum niye ki?!

    ölüm madımak'ta arsız bir ot
    ölüm madımak'ta gece bir gül
    yoluyorum...
    pir sultan doluyor avuçlarıma...

    T.Atay
    hani keşke diyorum,siz yanmasaydınız da ben bu şiiri yazmamış olsaydım!..

    lanet olsun!...



    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 39 tane yorum bulunmakta