Rüzgar Öpsün Saçlarından

Hadi Kuranlıoğlu
102

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Rüzgar Öpsün Saçlarından

Aşk ateş ister …

Ey aşk!
Seni senelerce yaban ellerde, hoyrat dillerde aradım.
Bingöl dağlarında Newroz çiçeğiymişsin
Oysa bendeymişin bilememişim. Oyalanmışım. Kalakalmışım.
Birini sevmeye küçük bir yerinden başlarsın,
Ya bakışını seversin, ya gülüşünü, ya susuşunu,
Ya da bir sözünü: ve sonra, her şeyini seversin...

Burçlarına cennet yağmurlarını değdirmişim
Doyurmuşum
Dağlamışım
Hizaya getirmişim kavalın acıtan sabrıyla dağlarını..

Dayan
Araf'ına cemre düşürecek olan benim
Korkma
Beraat et çığlıklarını...

Uzaktan da sevilirdi yar.
Mümkündü.
Hem mümkün hem imkânsızdı aşk.
Kimse yüzde yüz emin olamazdı aşka“sahip ” olduğundan.
Mülkü yok, tapusu yoktu...

Geçinmek için ne yaptığın beni ilgilendirmiyor
Neyi özlediğini,
Kalbinin arzuladığı şeye kavuşmanın hayalini kurmaya cesaret edip edemediğini bilmek istiyorum.

Kaç yaşında olduğun beni ilgilendirmiyor
Aşk için, hayallerin için, yaşıyor olma serüveni için
Bir aptal gibi görünme riskini göze alıp almayacağını bilmek istiyorum.

Ay'ının etrafında hangi gezegenlerin döndüğü beni ilgilendirmiyor,
Kederinin merkezine dokunup dokunmadığını, hayatın ihanetlerince açılıp açılmadığın, daha fazla acı korkusundan kapanıp kapanmadığını bilmek istiyorum.

Saklamaya, azaltmaya ya da düzeltmeye çalışmadan benim ya da kendi acınla oturup oturamayacağını bilmek istiyorum.

Benim ya da kendi neşenle olup olamayacağını, insan olmanın sınırlılığını hatırlamadan, bizi dikkatli ve gerçekçi olmamız için uyarmadan çılgınca dans edip coşkunun seni parmak uçlarına kadar doldurmasına izin verip vermeyeceğini bilmek istiyorum.

Bana anlattığın hikâyenin doğru olup olmaması beni ilgilendirmiyor
Kendi kendine dürüst olmak için bir başkasını hayal kırıklığına uğratıp uğratamayacağını; ihanetin suçlamasına dayanıp, kendi ruhuna ihanet edip etmeyeceğini bilmek istiyorum

Güvenebilir ve güvenilebilir olup olamayacağını bilmek istiyorum,
Her gün sevimli olmasa da güzelliği görüp göremeyeceğini bilmek istiyorum
Benim ve kendi hatalarınla yaşayıp yaşayamayacağını;
Bir gölün kenarında durup gümüş Ay'a "EVET!" diye bağırıp bağırmayacağını bilmek istiyorum.

Nerede yaşadığın ya da ne kadar paran olduğun beni ilgilendirmiyor,
Keder ve umutsuzlukla geçen bir gecenin ardından, yorgun, bitap da olsan,
Çocuklar için yapılması gerekenleri yapıp yapmayacağını bilmek istiyorum.

Kim olduğun, buraya nasıl geldiğin beni ilgilendirmiyor
Çekinmeden benimle ateşin ortasında durup durmayacağını bilmek istiyorum.

Nerede, kiminle, ne okuduğun beni ilgilendirmiyor
Diğer her şey bittiğinde seni ayakta tutan şeyin ne olduğunu bilmek istiyorum..

Kendinle yalnız kalıp kalamadığını, ve o boş anlarda sana arkadaşlık eden kendini gerçekten sevip sevmediğini bilmek istiyorum..

Romantik aşklar çağına geç kaldık biz
Ne dağları deldik ne de pembe panjurlu evlere sığdık
Yeryüzünün tavanı ve tabanıydı aşkımızın yüzölçümü...
Tahta yatak ve rutubete mecburiyet
Düzenli bir bavula sığdırılmış öyküler
Oysa ana caddelerde yürümek yasak
Kırmızı ve mavi ışıklar yakışmıyordu gözlerimize
Kelepçeli eli tutmak çiçek tutmaya benzemez sonra.
Biliyorduk ve susuyorduk, ah şu merakımız...
İlk kez gidilen sinemanın bileti
Tenimize yakışan hediyeler
Sözler ve çırılçıplak ilişkiler
Sadece bize ait sanıyorduk bize ait olanı
Evrakta sahtecilik...
Zulaya saklanan hayaller
Saçıldı, yıkılan sokakların orta yerine
Son çocuk kalkmadı düştüğü yerden
Ve aşk mahkeme tutanaklarında
Örgütsel ilişki diye geçiyordu...

Arayışlar insanı yorar.
Hele aradıkların,
kendi içinde gizlediğin şeylerse Yorgunluğun kat kat artar..

Beni baştan çıkaran şükür nedenim. Newroz çiçeğim.
Kutsaldır; yasaklı elmaya dokunmak gibidir sana uyanmak..

Bu bir sevdanın yere göğe sığmaz yoğunluğudur
Bu bir intihar eylemidir
Gözü karadır
Devrimcidir şêx hadî…

Dokunsam güneş doğan karaca gözlerine
Cehennemin mabedi olacağım biliyorum
Dokunuyorum
Ve
Öleceğim biliyorum
Kızıl günah rengi tepelerinde yer bulsam
Öpsem doyumun Tanrı ateşi dudaklarını...

Kokum ol
Günahım ol
Zin’e aşk, Botana Mem ol.. Aşk günahkâr değilse eğer; aşk, aşk değildir.
Nefesin günahkâr değilse eğer, aldığın nefes kutsal değildir.

Dokun bana...

Avuçlarımdasın
Ya seni yüzüme süreceğim kaderim olacaksın
Ya tövbesi bütün aşklarımın…
Sevgide adanmışlığı başka nasıl anlatabilirim sana bilmiyorum.. Ama şunu biliyorum; sen cezası asla bitmeyecek bir günahsın ve ben kendimi her an sen de çarmıha geriyorum...
Yüreğimdeki bütün izler sana dönüşüyor berivan...
Can derim yeter..

Hadi Kuranlıoğlu
4 Mayıs 2014 Radikal gazetesi

Hadi Kuranlıoğlu
Kayıt Tarihi : 17.3.2018 17:53:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Pörtlek gözlü bir ingiliz kadına olan sevda..Karşılıksız aşklar, ebediyen saklanan sırlara dönüşürdü. Uzaktan sevmek diye bir şey vardı..Sevgili olmak değil sevgiliyi kalpte hissedebilmektir. Bile bile cehennem ateşini istemektir, hayranlıktır. Aşk bir cinsiyete değil, bir yüreğe yönelimdir.. Saçları upuzundur gecenin Gözleri simsiyah Bakışları mağrur Sesi hasret kokar Benimse içim çıra misali yanar...

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Hadi Kuranlıoğlu