Yazmak, seni unutamamanın en sessiz hali belki de…
Çünkü susmak artık beni ikna etmiyor.
Merak ediyorum seni…
Şu an hangi sokakta yürüyorsun?
Hangi düşüncelerle yüzün gölgeleniyor,
ya da hangi sevdiğin şarkı kulağında çalıyor?
Kim bilir,
hangi bin yıllık yapıya bakıyorsun hayranlıkla...
Belki de gümüş bir şamdana dalmıştır gözlerin...
Belki de erişilmez uzaklara gitmişsindir yine...
Hâlâ üşüyor musun iki yüzlü kalabalıkların içinde,
yoksa kendinle sıcacık bir yalnızlık içinde misin?
Şu an, gözlerinin kenarında biriken
yılların hüzün dolu çizgilerini
görmeyi isterdim.
Sadece onları sevdiğim için değil,
hâlâ orada olduğunu anlayabilmek için...
Keşke bilsen…
Sana yakın olmak,
sıradan şeyleri unutturuyor insana...
Ama ben, sesinin tonunu,
bir şeye şaşırırken yüzünün aldığı hâli,
konuşurken taşıdığın heyecanı ve durgunluğu,
aşkla yanarken gözlerine yerleşen o hüzünü
hatırlıyorum hâlâ...
Keşke bilsen…
Kalbim sana dair her şeyi, tekrar tekrar yazıyor içime.
Hâlâ her sabah yeni bir hayal kuruyorum seninle,
her gece eksilen bir umudu, katık ediyorum uykudaki hâllerime...
Pencere kenarında otururken,
sokaktan geçen herhangi bir siluetin sen olmasını diliyorum.
Ve bazen, boynuma dokununca
o soğuk zinciri hissediyorum.
Hani o gün bana aldığın kolyedeki melek var ya,
Tıpkı senin sevgin gibi, beni koruyor hâlâ...
İtiraf gibi olacak ama;
seni düşünmediğim, tek bir sabah bile olmuyor.
Ne zaman düşecek gibi hissetsem,
Yokluğunun ucunda, varlığının gölgesinde,
kendimi yine senin avucunda buluyorum...
Gün ortasında,
sebepsizce ismin aklıma düşüyor.
Ne zaman bir şarkı duysam,
"şimdi bunu dinliyordur" diyorum.
Sanki sen de mırıldanıyorsun gibi hissediyorum.
Deli işi belki ama bazı hisler akılla ölçülmüyor.
Bunları yazmak,
sana doğru yaptığım bir yolculuk gibi.
Sana uzanamadığım zamanlarda,
kendime döndüğüm, bir iç yürüyüş gibi...
İşte öyle...
Sadece içimde büyüyen sessizliği, bir yere bırakmak istedim, buraya bırakıyorum.
Ve bil ki…
Hayatında hangi adımlar
seni başka yollara götürürse götürsün,
ben seni bir düğüm gibi taşıyorum içimde...
Çözülmeyecek, çözülmesi gerekmediğini de bildiğim bir düğüm gibi...
Bu kelimeler bir son değil...
Bazen diyorum ki,
yalnızca bir anlık sessizliği birlikte paylaşmak bile çok güzeldi.
Biz hep anlardık birbirimizi,
Sözsüz ve göz göze...
Bazı duygular, sözcüklerden daha önce konuşur.
Bazı insanlar, zamandan bağımsız sevilir.
İşte sen de öylesin...
Sadece hisset istedim.
Ve olur da bir gün, rüzgar aynı yerden geçerse,
bu yazıyı hatırla...
Çünkü ben,
en sevdiğimiz şarkıyı dinleyerek yürüyorum…
Bitmesine asla izin vermeyeceğim
o yüzyıllık yolda...
Kayıt Tarihi : 6.6.2025 05:47:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)