Ne kadar çırpınsam da,
Dağların ardındaki gerçekler için,
Ne kadar geçsem de üzerinden,
Akmasın boyası yağmurla diye,
Eğilip bükülen o iki harf’in,
Kalmasın yalnız, korkmasın karanlıktan diye,
Ne kadar sık uğrasam da o ağacın yanına,
Açılmamışsa penceresi uzak gönül’ün,
Sızlanmak da boş, dövünmek de, seslenmek de.
Ruh’un çalışması, yalnızca aydın gönüldeymiş.
Ne kadar düşünsem de,
Rüyaya terk edilmiş, güneşten toplanan umut için,
Ne kadar yürüsem de boş yollardan,
Boş yere çabalar bile uykudan iyidir diye,
Artık sağıma alıp deniz’i, oturmadığım o yere gitmektense,
Yolumu değiştirip o iki ağacın yanından geçsem bile,
Ne kadar sık geçsem bile o uzun sokaktan,
Açılmamışsa penceresi yalnız gönül’ün,
Kafamı vurmak da boş, beklemek de, çabalarım da,
Ruh mezada çıkmışsa, yüzlerce kötü kaza gözünü açarmış.
ÖZDENER GÜLERYÜZ
Özdener GüleryüzKayıt Tarihi : 16.12.2010 11:27:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Rüyaya terk edilen yine de denize gizli bir yol ile bağlanan umutlar. Ruh mezada çıkmışsa.
Ruh mezada çıkmışsa, yüzlerce kötü kaza gözünü açarmış...
Şiirin özü (bence) bu iki final dizesinde ve gündüz gözünde...
Rüya kaçışın bahanesi...
Çok güzeldi sayın Özdener Güleryüz... Kutluyorum...
TÜM YORUMLAR (1)